Uyananlar, diyarı içlerinden geldikleri gibi şekillendiriyordu. Biri hariç çünkü kendisi bir Uyanan değildi. Svei ve İadr yüzünden var olmuştu. Kendisi gölgeydi. Ne ışıktı ne de karanlık. Hem ikisiydi hem değildi. Ortada kalmıştı. Uyananlar onu çok umursamadı. Gölgeyi var eden varlıklara daha çok odaklanmıştılar. Bu sırada gölgede yeni, diğerlerinde hiç olmayan bir duygu uyandı: Kıskançlık. Bu kendisini var edenlere karşı duyduğu bir duyguydu. Zaten kendisinin hissettiği yegane duygu buydu.


Gölge, uzak diyarlara kaçtı. İadr ve Svei fark etmemişti onu. Çünkü ikisi için onu hissetmek ve görmek imkansızdı. Ondan hissettikleri tek şey kıskançlıktı, bu duyguyu onun sayesinde öğrendiler ama bir daha hiç duyumsamadılar… Kıskançlığı arttıkça arttı. Gölge, bir arayış içindeydi. Bu kıskançlığı bastırmak istiyordu. Elinden bir şey gelmiyordu. Svei ve İadr var olduğu sürece bu kıskançlık bitmeyecekti. Onları yok edemezdi. Svei yaklaşırsa ışığında kaybolur. İadr ise onu tamamen karanlığa boğup yutardı. Svei ve İadr bunları isteyerek yapmazdı. Bunların olma sebebi Gölge'nin kendi zayıflığıydı.

Gölge bunları düşünürken uzaklaşmaya devam ediyordu. Karşısına Uyananlar'ın hiç görmediği bir şey çıkmıştı. Bu kocaman bembeyaz bir sütundu. Dümdüz ve kusursuzdu.

Gölge'nin ve hatta Uyananlar'ın bile boyunu aşıyordu. Gölge yaklaşmaya çekindi ama ona baktıkça huzur buldu. Huzur... Bunu daha önce duyumsamamıştı. Garipti ve bir o kadar rahatlatıcıydı. Sütun konuştu. Gölge anlam veremedi. Çünkü dilini anlamıyordu. Sütun bir kez daha konuştu. Konuşmaları sanki çanlara vurma sesi gibiydi. Gölge yavaş yavaş anlamaya başladı. Sütunun söylediği tek bir şey vardı: Kabullen...

Gölge, ne yapması gerektiğini fark etti. Kıskançlığını kabul etmeliydi. Onu kabullenmemek ona zarar veriyordu. Kendisine ait olan bir şeyi dışlayamazdı. Kabullenmeye çalıştı. Sütun bir kez daha konuştu. Bu sefer "Akışa bırak." diyordu. Gölge, sütunu niye dinlediğini bilmiyordu. Dinlemekten zarar görmedi. Dediğini yapmaya devam etti. Arayış içinde olduğu şeyin cevabının bu şekilde bulabileceğine inanıyordu. Akışa bırakacaktı ama nasıl yapacaktı? Sütuna sordu. Sütun cevap vermedi. Sütuna bir daha sordu. Sütun cevap vermedi. Gölge, sütundan cevap gelmeyeceğini anladığında arayışına tekrar çıktı.