Günden güne kendimi iyileştirmeye çalışıyorum. Hem daha sağlıklı olmaya hem de şu ana kadar yapmayı ertelediğim veya utandığım şeyleri yapmaya çalışıyorum. 1-2 yıl önce aldığım ama her defasında okumayı ertelediğim kitabı okumaya başladım. Keşke daha önce okumaya başlasaydım. Aslında keşke demeyi sevmiyorum. Çünkü keşke dediğimiz şeyi değiştiremiyoruz. O zaman neden kendimizi boşuna üzelim ki? Demek ki öyle olması gerekiyormuş ki öyle olmuş. Ayrıca bugün bir hevesle aldığım ama hiç giyemediğim kıyafetimi giydim. Hiç giyemedim çünkü vücudumdan utanıyordum. Göğüslerim küçük diye beni yargılayacaklarından korkuyordum. Ama anladım ki utanması gereken kişi ben değilim. Utanması gereken kişiler beni yargılayanlarmış. Küçük göğsün, kalın bacağın, şekilsiz tırnakların, kemerli burnun ve birçok şeyin normal olduğunu kendime anlatmaya çalışıyorum. Çünkü kendimi sevmek zorundayım. Önümde yaşayacağım kocaman bir ömür var. Belki de yok bilmiyorum. Önümdeki bu zamanı olabilecek en güzel şekilde yaşamak istiyorum. Aynaya uzun uzun bakmak istiyorum. Dükkanların önünden geçerken yansımamı gördüğümde moralimin bozulmasını istemiyorum. Ben artık kendimi olduğum gibi kabul edip mutlu olmak istiyorum. Belki kendimi sevdiğim zaman uyanınca günün bitmesi için dua etmem. Kendimi sevmek için elimden geleni yapacağıma kendime söz veriyorum.