ince bir ıslıkla çekiyorum aklımdaki tetiği
vakit aşkla daha dudak dudağa kapıştığımız zamanlar
telaşla ağlayan çocukların hepsi haklıdır
meleklerden bile
seni aklımdan bir tetikçiyle mi kazımalı
seni aklımdan bir tetikçiyle mi kazımalı
seni aklımdan bir tetikçiyle mi kazımalı
kişi kendinin tetikçisi de olmalı
ve uyandığımda bu kanlı kara sıkı bir balgam gibi damağımdaydı
uyandığımda uyuduğuma dair hiçbir huzurlu ispat bulamadım
uyandığımda
kursağıma sokulmuş
bir kamyon kasasını
hala doldurmaya devam eden rengarenk
bir sürü cam kırıkları
vardı
bu sokaklardan çıkabileceğim bütün caddeleri gökyüzüne fırlattım
etrafımı sardı kemikleriyle ruhunu parsellemiş müteahhitler
içimden söktüğüm binlerce kaldırıma oturmuş kalmış sabaha karşı hüzünlerimi fırlattım hepsinin üstüne
yırtıldı avlular
utandı bütün mezeciler
önce onlar dişlerimi döktü
sonra ben saçlarımı
artık
Allah da tırnaklarımı söker
beni boğazımdan
kararlı bir bıçakla
avladılar
hem de havada
hiçbirine elbette aldırmadım
beni bırak şimdi
sen nasılsın
Aykut Akgül