Ziyadesiyle tokum ölüm kuşları;

Jiletlediğimiz metropol kaldırımları ağzımızdan burnumuzdan geliyor.

Yeşil denenle avutuyoruz halimizi.

Aldığım nefes tükürük dolu, boğulamıyorum.

Hadsizliğimle oyunlar kuruyorum. Sağlamsızlık askımızda paltomuz asılıdır. Kalkamıyorum sanmayın.

Destursuz kaçışlarım var mümkünümce; saygılar abiler.

Çelişmiyorsanız çelişin.

İstemediğim kadar dar kafalıyım, ağlayın abiler.

Hangi çayı terk edip kahvelere gönül salmadınız ki? Kandırmayın abiler.

Beni yıkıntılar arasına salın.

Yediğim dünyalıkları kusuyorum.

Değilim kendimden razı, beni vurun abiler. Eee ne oldu şimdi?

Neye konuştu zehirli lanet?

Kime sığındı?

Ne oldu üstten söylemleri?

Kollarım iki yana açık beni gömün abiler.

Şahsım.