Münevver, bugün günlerden hasret. Kaç yıl saydım ölümünün üstüne, bir o kadar da hüzün. Salt sevgiyi toprağa verdim seninle birlikte, oraya bir daha nasıl uğrar ayaklarım? 

Yalnız bir kez uğradın rüyalarıma. Biz küsmedik ki hiç biliyorum. Sen bana sırtını döndüğünde bile gözlerin gölgemi arar biliyorum. 

Saçlarımı kestiklerinde boğazında düğüm olan sözler gözlerinde birikmişti, dün gibi zihnimde. Sen tanıdığım en güçlü, en naif kadındın. 

Münevver, saçlarımı okşamanı nasıl özledim

Oysa başkalarının elleri yakıcı bir rahatsızlık


Gardırobunun iç kapağında tüm o geniş ailenin(!) her bir bireyinin fotoğrafını barındırırdın. Bir tek annem yoktu orada. Onun da öyle bir alırdın ki gönlünü; kalbini gösterir, sen burdasın derdin. Sen yaşam suyumdun Münevver.