Altın bir kement bağladı bu onursuz salıncağı uyluğuma
Bir uyluk avcısı olamazsın sen
İktidarsız kanatlar altında gülünç bir dokunuş
Bir yılkı gibi kara çöllerde ıpıslak dolanıyorum
639. frekansa geçmeye çalışarak
Gölgesi yüz karası bu ayak takımının
Gölgesi empirik sancılardan astarlanıyor
Ben incecik dudakları öpmekle kalmıyorum
Kopartıyorum o silik konuşkan ağzı
Kopartıyorum bir uçuğu söker gibi ruhundan
Elden ele dolaşıyor kirli dudaklar
Aynada ikinci yüzüyle altın kement gevşiyor
Uyluk avcısı sarı kement
Şans eseri eline geçti kızıl saçlar
Yoksa ben zapt olmayacaktım
Ben sökülmeyecektim gülüşerek deli zırvalarından
Yapma diye anıran diz kapaklarına ait değilim
Freudyen gözbebeklerim sana işkence etmek istiyorsa
Bu benim suçum değil.
Gel de ikna et beni kanlı bir kaplıcaya saldırmaya
Gel de uyuştur hadi damaklarımı etçil arzusundan
Bir çatalla deşerek omurgamı
Beni kabusun zil sesi olmaktan kurtarsana
Siren suyundan taşıyor topraklara
Siren bir şövalyenin yavşak pullarını yoluyor
Tan kızıllığında kement paslanıyor
Uyluklarımdan kertenkeleleri kovalıyorum
Ben zapt olmayacaktım
Sırtında kendini şaklatmasaydın
Lena,
Kendini öldürmesen
Ben zapt olmayacaktım.
Onur Berkay Yapıcı
2023-03-22T02:49:18+03:00Harika bir şiir. Kaleminize sağlık.