Bir kaç gündür kendimi olumlu şeyler yazmak için zorluyorum. Bunun benim niçin ne kadar zor oldugunu en iyi sen bilirsin.



Günlerden birgün yüreğimin yorgunluğu toz olup uzak diyarlara yola çıkmış.Birde bir toz olarak ne görsün ki?

Başka bir göz. Hahahahha düşünebiliyor musun? Palyaçonun gözleri.

Bu göz dünyaya gülücük satmaya yerleşmiş ama birgün rüzgarlı bir havada gözlerine uğrayan toz tanecikleriyle tanışmış. Ağlamaya başlayıp durmuş. Böylece toz tanecikleri gözyaşlarıyla yanaklarına inivermiş.Bazen böyle olur ya seni rahatsız eden,sana acı veren bir şeyleri gözyaşlarıyla dışarıya atarsın.Toz tanecikleri gözyaşları kuruyunca, yavaş yavaş ellerine dökülmüş palyaçonun.

Palyaço için ne garip bir an düşünebiliyor musun? Bunca güldürünün ardındaki o zorlayıcı ağlama seansını.


Palyaço: nereden geldin sen parıltılı toz taneciği ?

Toz tanecigi: birinin yürek yorgunluğundan geldim demiş.


Palyaço, kızarık gözlerini açarak ve büyük yapma burnuyla biraz yaklaşarak. Kıvırcık saçları alnında, biraz hayretle olanı anlamaya calışırken...

Dudaklarının yuvarlağından, ciğerlerindeki havayı tüm kuvvettiyle dışarıya vererek, "hadi toz tanecigi sen git kimin yürek yorgunluğunu getirdiysen o kişiyi bana getir." demiş.

Emir büyük yerden olunca bende öteki diyarlarin havasını aldım malumunuz üzre. "Merhaba."dedi Palyaço.

"Merhaba."

Palyaço "Senin sayende ağladım." 

Bunu duyan bense çok üzüldüm tüm bunlara...

Palyaço,hiç üzülmemem gerektiğini hatta bunun ona iyi geldiğinden bahsetti.Biraz sihir yapıp bana gül bile verdi.

Ona, tüm bu kıyafetlerden sıyrılmasını, hatta gerçek yüzünü görmek istediğimi söyledim.

Hayretle bana baktı ve tebessüm etti.

Palyaço artık palyaço değildi.Benimle birlikte ağaçta dünyayı izleyen biriydi. Uzaklara birlikte bakarken...

"Yüreginin yorgunlugu nasıl geçer biliyor musun?" dedi.

Şaşırdım.Merak ettim.

Kollarını açtı,bana yanaştı ve sarıldı.

"Seni seven biriyle ama birşey eksik." dedi.

Yine şaşırdım "ne eksik? " dedim.

"Birde senin kollarini açman lazım. Sarılman ve sevmen gerekir." dedi.



Bana sakın bu yazının sonunda sarılmadın deme. Gercekten sarıldım Roza. Bunu denedim.Bir toz tanecigi olarak değil, kendim olarak denedim!