Sapkın bir merhamet bu bendeki. Kör ediyor durmadan beni. Affedişler kurutuyorum elma ağacında. Tüm kötülüklere gül uzatıyorum. O tokat atıyor ben yanağına bir buse konduruyorum. Diğeri tekme atıyor ben kocaman sarılıyorum. Affet diyordu tüm kişisel gelişim kitapları. Ne yapayım bende, huyum kurusun, bazen durduk yere söz dinliyorum. Katilimi ipten alıyorum. Öldüm ama demek ki ecelim gelmiş katil ne yapsın diyorum. Ne diyorsunuz deliriyor muyum ?
Gitmeler biriktiriyorum itaatkar gönlümde. Koleksiyonumun renkli parçaları gözlerime sular getiriyor. Kavgalara değil de hep barışlara yürüyor ömrüm. Bağıramıyorum hiç, ses tellerim hüzünleniyor diye. Sen nasıl böyle yaparsın diye kızamıyorum karşımdakinin ruhunun acısı bana dokunuyor. Empatik mevsimlerden geçiyorum. Bu sıcağa rağmen donuyorum. Ne diyorsunuz hasta mı oluyorum ?
Tiyatronun hangi repliğinde kaldığımı unutunca bir uyku bastırıyor. Perdeler kapanıyor. Bir sanat gözler önünde can veriyor. Durun diyorum ağıtlar benden olsun bugün. Şenlendiriyorum durduk yere bir cenazeyi. Yaşamak kadar ölmekte sevilir mi acaba bir gün ? Neyse bana sormayın. Ben cevap verirken çok yoruluyorum. Ne diyorsunuz bu yarışmayı kayıp mı ediyorum ?