Her an mutlu olup gülümsemek istiyorum. Bir gün bütün yazdıklarım okunsun istiyorum. İstediğim şeylere başlamanın vakti gelmiştir.

Anı yaşarken çoğu şeyi atladığımı fark ettim, sanki hayatım hep anlık anlardan ibaretmiş gibi. Hep ‘-miş’ gibi yaşıyor gibiyim. Hayatımda daha yaşanacak o kadar an varken anlık olsun istemiyordum. Ya da ben kendimi ‘sonsuza denk mutlu yaşadılar’ sözüne fazla kaptırdım. Masalların...

Yazmayı seviyorum kafamda duran harfler, sözcükler bütünleşiyor dökülüveriyor kalemimin ucundan kağıda. Bu hayatta anlaşılmayı beklerken belki de hata yapıyorum. Ya da gerçekten abartıyorum. Zorunda bırakıyorum kendimi her şeye, herkese aslında zorunda olduğum hiçbir şey yoktu. Her şey benim için fırsattı, yaşamalıydım. Kendi kararlarımı alırken özgürüm. Bu hayatı, bu yaşamı o kadar da önemsememek gerekiyordu. Birilerine bağlı kalarak değil. Kendime yani insanın ilk önce kendine bağlı olarak yaşaması gerekiyor. İnsanlardan bir şeyler bekleyerek zaman kaybediyoruz. ‘Hayatta insanlar bir şekilde kaybedilir.’ Önemli olan kendimizi kaybetmememiz.

Çok açık olan şeyleri kapalı kutuya hapsedip tekrar açmaya çalışıyorum sürekli kendime zorlaştırıyorum yaşamımı, insanlara onlarmış gibi yol gösterirken en kolay olan şeyi yani kendi kendime yol gösteremiyordum. Yapılacak ya da yaşanacak şeyleri karmaşık hale getirip yaşanamayacak hale getiriyorum. Kolayı zora sokuyorum. Mutluluğumu kısa tutuyorum. Bilmediğim yani tam olarak o şeyi yaşamadan sanki düşündüğüm gibi olacak diye şartlanıp tüm anımı mutsuzlaştırıyorum, belki de tüm yaşamımı.

Farkında olduğumu unutup değilmiş gibi davranıyorum. Çok fazla konuşup, çok fazla susuyorum. Tam olarak ortasını bulamıyorum. Bunları sürekli tekrarlıyorum. Kendim için değil sanki insanların ihtiyaçlarını önemseyip yaşıyorum. Bir nevi insanlara bağımlı yaşıyorum. Kendi yolumu karmaşık hale getiriyorum.

Yazdıkça rahatlıyorum;

Önce kendin, 

Önce sen,

Kendi hayatına ‘kendin’ yön ver bırak aksın hayatın akışı ayarlamak senin elinde.

İstediğin gibi yaşa,

Özgürsün. 

Sustukça konuşma, sustukça yaz…