Bu yıl en iyi kısa film dalında yarışan ve benim de yaklaşık bir ay kadar önce burada yazdığım ''The Letter Room'' filminin, 2019 yılında Türk yönetmen Serhat Karaaslan'ın ''Görülmüştür'' adlı filmi ile rahatsız edici benzerlik barındırdığı iddia ediliyor. Bu iki filmin karşılaştırıldığı eleştiri yazılarını okuduğumda her iki filmde de benzer demekten ziyade aynı denebilecek detayların olduğu görülmekte. Ana karakterler, karakteristik özellikleri, olayların çıkış noktası vs. oldukça benzer görünüyor. Hatta paylaşılan fotoğraflardan yola çıkarak konuşacak olursam, bazı sahnelerin yerleştirilişi bile tamamen örtüşüyor. Bu benzerliğin(!) ortaya çıkmasının ardından Karaaslan, avukatlar aracılığıyla Elvira Lind'e ulaşmış ve sanırım baştan savma, tatmin etmeyen bir yanıtla karşılaşılmış. Duyduğum kadarıyla hukuki süreç devam edecek ancak olan olmuş ve The Letter Room kısa film dalında yarışan iddialı yapımlar arasında yerini alıyor. Holywood aşırmacılık konusunda sicili kabarık bir sektör olsa da yine de şaşırtıcı ve rahatsız edici bir haber. Umarım hukuki süreç tamamlanır, kafada soru işareti kalmayacak ve her iki tarafın da emeklerini hiç etmeyecek bir sonuca ulaşılır. Siz bu iddialar üzerine neler düşünüyorsunuz?
Umarım bir yolu bulunur.