Bir deri, biraz kemik, bolca kan; işte insan. Üfleniyor usulca bedene ruh; işte sen. Bir uykudan uyanır gibi doğuyorsun dünyanın kucağına, fark etmeden. Gözl...
Ağustos, Kaz Dağları'nın eteklerine yeni inmişti. Güneş tepedeydi, pırıl pırıl. Dağdan kıvrıla kıvrıla inen kırmızı araba yorulmuştu. Dinlenecek bir yer arıy...
Hayatımda uyuduğum en zor uykudan uyandım. Başım çatlıyor ağrıdan. Gördüğüm rüyaları hatırlamıyorum. Hatırlamaya çalıştıkça nefes nefese kalıyorum. Belki de ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok