Işıklı caddenin kenarında, ellerini montunun cebine sokmuş, saçlarını rüzgara teslim etmiş duruyordu. Duruyordu, duruyordu, duruyordu… Kaşları hafif çatıkken...
Suçum seni tanımamaktı tanrım
Kör ateşiyle yaktı beni şeytanlarım.
İlmimin dört kapısı paslı
Pencereleri kafa tasları
Suçum seni tanımamaktı tanrım
Ci...
Aynalara asılan naaşımın paklığı
Ölüm meleğinin can alma rahmeti
Zarif bir el mi çivilemişti beni
Yoksa
Kaba, tüylü bir el mi?
Roma çarmıhları imreni...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok