Yolda savrulan bir gazete parçasıyım şimdi,
Martılara fırlatılan bir simit parçası,
Vapurun arkasında bıraktığı beyaz köpük...
Ben bir çiçeğim kırık duvar...
Bıkmıştım her geçen güne
anlam aramaktan.
Sessizliğin sağır edici cızırtısından...
Dalgalar nasıl da benziyordu hayatıma,
sürekli kıyıya vurma telaşı içi...
Dışarıda yağmura eşlik eden
toprak kokusu,
elimde kahvem.
İstanbul'un belirsiz bir semtinde,
bir cam kenarında.
Aklımda sen.
Yolumu kaybettiren,
çiçek...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok