Işıkları kapattım.
Sevdamı sakladım.
Gücümü dindirdim.
Acizliğimin kilidini,
Hasretlerin sus payına gizledim.
Bir solmuş sandalyenin kolundan,
Bir bego...
Coşkulu bir böğürtlen ağacına selam verdim.
Yavaş adımlarla ilerlemenin tadında,
Durup karşısında dönüştüğü hallerini düşledim.
Bir güzelliğe sessiz bir i...
Varlığın tanesi kadar ayak izleri.
İnce bir beklemenin zamana bölünmüş hali,
Bu sefer olduğu gibi gelen bir adımın
Hatası değişmemiş hali gibi.
Öğrenilec...
Asabımız bozulunca
Ellerimizle tuttuk bir ikindi vakti rüzgarı.
Saat kaça çeyrek vardı baktık.
Özgür bıraktık tılsımlı rakamları
Bir kimliğin gülüşün...
Bahçeme bakıp çiçeklerinizi kıyaslamayın.
Toprağında ekili bir kaç dal türkümü yakıp yıkmayın.
Bilirim!
Bambaşka yollarımız,
Anladığımız yerlerden dönüşl...
Mütemadiyen ve gaddarca soruyordu,
Geceler daha bir şeffaf veriyordu cevabı.
Oysa her vaktin içinde bir ruhun tarifi,
Her ruha üflenen nefesin bir lekesi ...
Ruhların denizi vurmuş kıyıya
Bir telaşlı kasaba haberinin ışığında
Haberini aldım penceremin kıyısında ,
Açık kalan perdemin ardında.
Akça pakça bir y...
Toplanmış güneşin ışığı yüzüne
Dünya denen adresinde
Unutulmuş bir 'Ah!'
Tekleyen bir kaç kelime
Falan filan denilen yorgunlukların izinde.
Konuşulmaz...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok
