Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Bazen her şeyi bir çığlık çözermiş gibi geliyor
Bir damla tüm günahları silebilirmiş
Bir bakış her şeyi başa sarabilirmiş
Bir kelime tüm kırıkları onarab...
Ve ben
Yokmuş gibi var olan ben
Bir gün okunması umuduyla şiirler yazıyor,
Evrenler anlatmak isterken olmazlar susuyorum
Yaşamak arzusunun telaşıyla yanı...
Çiçekli balkonlar gibisin
Gözünü alamıyor insan
Baktıkça bakası geliyor
Ilık yaz yağmurları gibisin
Dokunsam ıslak yanaklarına kıyamam
Kıvrılıp gülüşü...
Yataktan fırlayıp kalksam
Sanki bir tek benim için sabah olmuş gibi
Bulduğumu üstüme geçiriverip çıksam
İçsem bir dikişte yolları yokuşları
Dizeler dökül...
Yitik bir masalın sonsuz hüznü gibi
Umudunu taşıdığın gülüşlerin kaybolması gibi
Teslimiyetine veda ettiğin sözler gibi
Gözlerini kapatıp aydınlığı aradı...
Ben miyim içimdeki cehennemi, gül bahçesi yapmaya çalışan?
Kendimi daha çok yakıp kavuran,
Bir mum gibi usul usul yanarım da sönmem mi sandın?
Yoksa külle...
Bir fotoğraf seçmek istiyorum terarosam
Onlarla yüzlerce fotoğraf arasından
Sonra kendimi sevmek de istiyorum
Onca sebepe rağmen gülüşüm aralığından
Bakı...
Dünya denen, değirmenin dönen eski çarkı
Ve bir muamma, zaman, dolduran sudur arkı.
Bu hırs nereye kadar, kefenin de cebi yok.
Yenilen her kul hakkı siney...
Saksıya atılmış bir izmarit gibiyim
Rengi solmuş bir gökyüzü gibiyim
Göğe takılmış bir uçurtma gibiyim
Beklemeden gitmiş bekçi gibiyim
Boşuna kürek çeken...
Paspal bir gün daha
Geçti
İnsanların kavgasının hemen yanı başındaydı
Ben gördüm bu paslanmış beynime
Rağmen
Duydum rüzgarın getirdiği doğanın nefretini...
Malefik bir evrenin gecesinde çizilir haritam,
Horoskopta isyan başlatılmış.
Gök günlüklerimde kan,
Karşıt açı belirtisi,
Gezegenler arası istila.
Efeme...
Kendimi bazen gökyüzündeki yıldızlarda hissediyorum. Bir gökcisminin üzerine uzanmış, uzayın karanlık boşluğunda diğer gezegenlere el sallayarak yol alıyorum...
Gözlerini kapatıp huzurlu bir ölümü tasarladın mı kendine?
Yemyeşil bir ormanın içinde
ya da sarp bir kayalıkta
uçurumun kenarında...
Kendi uçurumumuz, ö...
Çok sigara içiyorum,
İçim yanıyor, içim sönüyor.
Güneş doğuyor, güneş batıyor.
Zaman gitgide beni yokluyor.
Sis bulutları ne kadar da yakın,
Elim üzerin...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok