İlk kez ziyaret ettiğim bu şehri kederime boğmuşum

Yeni kiraladığım naftalin kokulu ev kül ve sisten ibaret şimdi

Seccadesi eksik olmayan bu evde 5 vakit şaraplı ibadetler sürdürüyorum

Balkonda varlığımı kınıyorum, ağlamıyorum bu kez

İnsanın en acı zamanıdır kabulleniş

Babaanne kokusu olan evler daha yalnızdır

Hiç kullanılmamış sobalı evler soğuk

Bir kız çocuğu kaybolmuş en genç çağında

Bir mevsim ki tutsun diye bekliyor ellerinden

Varsın olsun dünya gülmesin bana

Seanslar sayıyorum ilaç biriktirmek adına

Bir düş ki ölmeyi başarabilmek için

Varlığım ağırlaşıyor bu ıssız evde

Yalnızlık, tahammülsüzlük ve hatalar silsilesi

İnsanı pişmanlık öldürür, hiç değilse

Tüm ağırlığınla yaslandığın balkon korkuluğu ve unuttuğun sigaran

Ucuz şaraplar, öğrenci evleri, öyle eksik

Çok kalabalık daha çok yalnızlık

Bir ıslık, bir kadın çığlığı ve sonsuz sessizlik

Evin kapısına kadar bırakan sokak köpekleri

Ezberlenen yara izleri

Harita bellenmiş

Yolun belirsiz, yönün endişe

Arafta ebedi bekleyiş

Nereye saklansan ölüm çağrısı

Bellenmiş günahlar

Faydasız baş kaldırmak

Nöbet tutan göz kapakları

Bir anne kadar kederli

Bu çaresizliğin izahı yok