kel karanlıkta bir ahşap tasa
ey rabbin dört kollu çark-ı keleği
dışarda irin kokan siyaset meydanı
tevazudan öte bir hakikat gecede
ve bir radikal kuramla dönmek anama
rahminde ak günlerin ışığı
saçaklanmış karnında ham bir mısır
ey soyumun talihsiz kızları
vay canı nah hayın seyirciler
şimdi bir dirsek uzağımda ay
say gözlerimden gözlerine kilometreler say
varmış hedefe sırtındaki yük treni
yanılıyorsam da varmış say
gel ey gogol'un mintanından destursuz çıkan
sel ey gözümün arkasında haydan huy
zûl ey zeyneb'in karnında pul düşende
vakfet saçlarında bir gece ölümü
harı gözlerinin her rüzgarda büyüyen
yarı ömrümün iz kalan yârı
zârı bülbülün has bahçede
vakfet avcunda bir yudum sihri
bağışlayıp aldım koynuma mazini
tabii bu giddens'in kapatmaya çalıştığı sosyolojik yaradan bağımsız
bir tutamdın bir tutam dedim kırıldın
inceciktin
kayadan sökülmüş topraktın
rabbin dört kollu çark-ı keleğini gördün
ben sesimi oracıkta ödünç verdim bir sağıra
sonra hutbede connel okudu imam
vaazı online verdi benim sesimle
ölü kadınların doğurduğu diri kadınlar yürüdü
kızıl atlar şahlandı hipodromda
işçi bağırdı
kalabalıktı
baktım sesim kalmamış
sağırım kendi bahtımın yazısına
yürüdün sen damarlarımda usulca
hissettim
büyüyordun ensemde okul yolu sanarak
sekmiş
şekerlenmiş
ekşimiş mi ne olmuş kanım
bu nasıl ölmek böyle gündüz gözüne
rahminde doğmadan günün ışığı
karnında püsküllenmeden ham bir mısır
acıdan uyuşmuş dilim sesim nefesim
bir baktım güz gelmiş kapıma kuryeyle
tabiat elleriyle bir resim çizmiş ben dahil olmuşum
kırat yememiş taşlaşmış yemini
rabbim altı günde kader yazmış razı gelmişim
ne inancım kalmış ne tesbihimde yaş
rabbim bak sana sövüyorum kör karanlıkta ahşap bir masada
tabii bu senin açtığın sosyolojik yaradan bağımsız
kumarsa kumar gözlerimde dönen
hatırla kir içinde öpüştüğümüzü
hatırla işte bak numan oto
kredisiz
peşinatsız
bir kütleden farksız gibi
ikinci ele de güvenilmez artık
sen melekleri ara
de ki feleğin merkezinde uslanmaz bir çocuk
şaka bilir
kavga eder
terimi içer sevişirken
kasıklarından akar varlığın kanı
jilet atar
esrar içer
seviştikçe püsküllenir göğsünün çiçeği
şimdi ben miyim sağır olan yahut şekerlenen
ölme ey kalbimin tayı
ölme annem
ölme beni doğurmadan
ey soyumunu talihsiz kızları
vay canı nah hayın seyirciler
hasan hüseyin serçe
2021-12-19T15:38:49+03:00teşekkür ederim arkadaşlar övgüleriniz için. umut hoca, yazdıklarına hayran olduğum birinden övgü almak ayrı bir mutlu ediyor, sağ olasın.
umutulas
2021-12-19T04:04:59+03:00Hasan Hüseyin arkadaş, kısaca güzel şiir deyip geçmek içime sinmiyor. Evet, güzel şiir, o ayrı. Sadece imgeye yüklenen şiirler görüyorum bazen; öyle ki, imgelerden şiiri göremiyorum. Kimi de topu düpedüz okura atıyor ve "çıkardığın anlam kadardır bu şiir" diyor. Açıkça, bu iki şiir anlayışını da sevemiyorum. Senin şiirin bağlamında söyleyecek olursam; imgelerin güçlü ve şiirinin gerçek bir derdi olduğu gerçek. Hani fular takıp da söyleşiler yapıp imza dağıtmak için şair olma heveslisi olanların şiirlerinden değil kesinlikle. Sadece birkaç yerde bağlamı kaçırdığımı hissettim. Muhtemelen bu da, şiiri bir kitaptan okuyamıyor olmakla ilgili. Tebrik ediyorum. Var olasın.
Olgun Can Aydoğan
2021-12-19T01:31:26+03:00Çok sağlam
Seniya Burçak
2021-12-18T23:22:04+03:00Çokk iyi şiir cidden. Ses çok iyi
Tutku Silahtar
2021-12-18T22:46:15+03:00Son zamanlarda okuduğum en iyi şiirdi bu. Harika. 👏
Kenan Birkan
2021-12-18T22:43:43+03:00Çok güzel bir şiir olmuş, beğendim. 👏