Nazım

bilmem ki ne kadar eksildim kendimden

zaman geçerken daha da kayboluyorum

ellerinden tutamıyorum artık hayatın.

kızıllığa boyanmış her yer birer birer

...

Neyin iradesi bilmem ki bu diretmeler

Ah şu içimdekiler bir tek beni keser

Karanlık bir oda, kıyafetleri dolapta

Durmuş kalbi şu kırılmış yatakta

Şu dağı...

No comment! 🔥🔥🔥

Biliyor musun bugün bu ağaca tevafuk edince ne mutlu oldum. Kocaman bir düzlük ve bir tek şahit dikilmiş olduğu yere. Sarsılmazz kımıldamaz gövdesiyle.

"Bu ...

Niye sakarız biz? Niye kitapları kütüphanem diye bir dolaba tıkarız da bir daha başka bir insan yüzü görmesin isteriz? Gardiyan kesiliriz başına, dolabın kap...

Bu gün ilerledi ve durdu

Kendini taştan kalbe dönüştürdü

Kendi tarihini not almak istedi

Yaptığı hatalar, boş bir defterde saklı

Bir gece, kainatta masal...

Ne yapıyordum ben?

Gözlerimde ki bu şaşkınlıkla ne yapıyordum?

Yaşamın, bir siğil gibi kaşınacağını, nasıl ve neden öğreniyordum?

Bir sabah, annemin nar k...

Yer boya,

Gök toprak,

Yerde unutmak var,

Gökte uyanmak.

Yerkürenin sonsuz Bazarovları arasında kaybolmuştum.

Yahut kayıp doğmuştum.

Sonsuz karanlık masama tünemişti

Ay ışığı sayısız vedalarımın turnusoluydu

...

cenazeler ayaklanıyor

tabutların çivileri

göz göz batıyor ellerime

nârdan nâra bin saydım 

yüz bin saydım 

hayat dolandı ayaklarıma

düşlerimin harcına ...