Gözlerimi kapatabilseydim
Gözlerin rüyamın penceresi olacaktı
Gökyüzünden evler kuracaktım teninde
Dünyadaki acına nispet
Alışacaktım
Beni kınayan ...
Sesimin tonunu emenat ettim bu gece
Bir söz gibi yalnızım şimdi
Bir ağaç gibi yolunmuş yapraklarım
Emanet edilecek ne varsa yüreğimde
Bavuluma koydum ...
Mahzun bir sevdadır bedenimi esir alan
Varoluşunun şükrü ağırlaştırsa da cesedimi
Bu sefer gitmeye yeminliydim
Tanrı adına biriktirdiğim sevaplarımı dağı...
Manipüle edilmiş bir gerçeklik çağrısıdır bu
Düşüncenin zorlu gebeliğinden sağ çıkmış
Yaşamaya elverişli bir Bağdat Caddesi'nde
Bulmak ile kaybetmek arası...
Kalıplaşmış bir çocuk
Elleri, idam edilmemiş
Benzi, karanlık gecelerin sarılığı
Gözler, evreni karartan bulutların siyahlığı
Nasihat eden evliyaların yol...
Annemin beyaz tenine yemin olsun ki
Tanrı'nın göğünde trenler uçuyor
Vagonlarından rahmet yağdıran bir yolculuk hüküm sürüyor
Arif'in dizeleri düşüyor ...
Aynalara asılan naaşımın paklığı
Ölüm meleğinin can alma rahmeti
Zarif bir el mi çivilemişti beni
Yoksa
Kaba, tüylü bir el mi?
Roma çarmıhları imreni...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok