Her hadisenin meçhul yanı bir ukte olarak kaldı içimde
Ben hiçbir münasebetsiz elin uzanamayacağı saat
Tik tak tik tak tik tak...
Yürüdüm zamanı azık bell...
talihsiz düştüm yorgun
sanıyorum ellerim terledi
direndim, ağladım, güzeldim
ve elbette tüy ektim dilime dolaşmadan
çünkü kambur bir aşktı bu.
yansımam
...
Senin yurtlarından kaçıyorum
ağır-aksak adımlarım ümitsiz fakat
sağanak yağmur tenimi okşuyor
çünkü senin adını bile unutmadım
çarpmadığına inanmazdım el...
Sana koşuyorum vahiy damarı çatlak
iklimin terk ettiği yapraklarla
rap rap rap
ışık süzüledursun dudağında bıraktığım izler uğruna
hangi güze dönsen yüzü...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok