masanın mezesi oldu dertler,
isyanı dağıtırken senli yaşlar.
yaşarken yaşlandırdı yaşanmışlıklar
tek masanın etanolü yaşlar.
konu değil yaş, tasalar.
sa...
dalgalar gibi, onu durdurmam mümkün değil. deliliğinin kıyısında belki de hayatı boyunca dans edecek. sürüklendiğinde şiir okuduğunu düşüneceksin. belli etme...
temmuzun sonu ağustosun başları
kırk derece
çirkin uyanmış
öğle vakti
boynundaki ter göğsünden akmış
hayal ettiğinden farksız
kutsal bir değere küfür s...
Bir silüet görüyorum
Benim.
Yine kendimim.
Tek
Kimsesiz
Bir başıma
Aynadayım, camda, dışarda.
Sokakta
Büyüyorum
Okula,
İşe gidiyorum.
Gözüm dev...
Başka bir gözün ta en içinde seni gördüm dün
İlk gündü,
Hiç kimse
Hiçbir şey olmamıştı
İlk gündü
Sen de ordaydın
Biz de ordaydık
Yıkılmamıştı kaleleri...
Frankl, 1905 Viyana doğumludur. Varoluşçu psikolojinin bir şekli olan ve "Psikoterapinin Üçüncü Viyana Okulu" olarak da bilinen Logoterapinin kurucusudur.
H...
Şimdi bizden geriye kalan
Issızlığımızın hissiyatı
Güneşin rengini soldurup kuruttuğu, zamanın kokuttuğu ahşap tahtalar kaldı.
Ruhumuzun yankı sesleri gel...
Zamansız olan bizdik bizi aşan duygular değildi.
Duygularımıza yüklediğimiz anlamları zaman anlamlandıramadı.
Gerideydi benliğimiz duygulardan
İmkansızca ...
Görülebilen çokça değersizlik hissedilişin ardına ne geçebilir ki bunu bir de görüyorken değer verdiklerinden?
suça meyilli hiperseksüalitesi
intansif arzusuyla gecenin nöbetçisi.
tetikteki bedeni, vazgeçilmeziydi terin.
namlusu fantezisi
katili, hükmedemediği duy...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok