Ebru Altıntas
@_ebrualtintas
'kare'lemek ile 'kara'lamak arası bir yerde..
Bir güz akşamı.
Baharın çırpınışından sancılı geliyor yaprakların intiharı.
Son gücüyle tutunuyor bir servi solmuş teniyle..
Döngü içerisinde on bir ay...
Karlar yağdı üzerime bir ağustos akşamı
Tirtir titredi içim gün batımı
Ne sıcaklığı hissettim ne bakışını
Tutamıyorum artık sensiz geçen zamanı
Aşk mı? Sevgi mi? Hangisi daha ağır basar hayatta, hangisi çıkmaza götürür insanı, hangisi daha çok zarar verir... belki hayatta altüst olmak lazımdır doğrul...
Sen şiirsin dizelerime sığmayan
Satırlarımı yarım öksüz bırakan
Kalemlerimi titreten
Akşam güneşi yaşatan
Sen aysın bana gecemi aydınlatan
Işığınla ...
Yâr en güzel hediyedir gözlerin, gözlerime
Bir bakışın işledi inci gibi içime
Sesim titriyor seni hissedince
Seni buluyorum her şiirin içinde
Bir kuşun kanadı gibi sana olan hislerim
En sert poyrazlarda bile seninim
Ben özgürlüğüme düşkünüm
Ama seni bir ömür kafeste beklerim
Bir kırık dalım, ormanında
Ne sana dargınım ne de bana
Minik bir serçe gibiyim avuçlarında
Sığamıyorum artık sensiz boş sokaklara
Kötü kararlardan iyi hikayeler çıkar.
Zor zamanlar olur ve sen içinden nasıl çıkarsan omurgan öyle şekillenir.
Rağmenciler yenilmez, “ya kazanır ya öğrenir...
Kokusu geldi rüzgarın
Bi’ kelebek öptü boynumu
Ve aniden, rüya gibi
Bir sessizlik sardı beni
Gözlerim kapalı, düşlerde
Yüzümde bir gülümseme
Kuş t...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok