Soğuklar ısıtır hislerini,
Karanlıklar aydınlatır düşüncelerini.
Anılar tur atar beyninde,
Zamansızlığın zamanı unuttuğu saatlerde.
Düşün düşün dur.
Hay...
Bir umut bıraktım bu fırtınaya
Yalanlara kaptırdım koca gençliği
Kendi mahkememi kuruyorum
Sitem değil bunlar
Haksız ilan edildiğim tüm celselere inat
...
Zamanı mühürleyip
zamansızlığı tanımlamak mümkün mü senin nazarında?
saçlarına düşen yıldızları toplayıp
tozlarını küçük şişelerde bekletmek
var mı senin...
Sabah aydınlığı pak karanlık oluyor geceme
Bakıyorum dünyaya esefle
Yanıyor ellerimde bugün
Köle oluyorum yarının hayrına
Ve kapanıyor dünya nimetleri yü...
Hiç görmediğim bir fotoğrafta sınadım ölümü
Vedanın gülüşünü, zamanın acısını burada gördüm
Ruhu kırmızı beyaz zaman pembe bir yalana döndü,
Bir nefeslik ...
Bir de ateş var yüreğimde tutuşup sönmeyen
Bir ateş ki satır satır cihana seslenen
Ya yakıp kavuracak zalimleri
Yahut yandıkça göklere yükselecek alevleri...
Dağlar düştü payıma, en tepesinde tan ağrısı
Dayadım sırtımı şimdi, doğunun en gebesinden gün ortası...
Burası, yorgunluktan geceyi kaçıranların saklı yuva...
Ben yıkılmazdım
Kıymazdı satır aralarında sıkışan kurumuş güller bana.
Öksüz kaldım ahu perdesinin ardında.
İnatlaşırdım gökyüzüyle umut muharebelerinde
...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok