Koymaya çalıştığım her sınır
İhlalimin kanıtıdır
Sen söyle
Hangi köy
Hangi mera
Hangi mecra
Böyle işgal edilmiştir.
Bilmediğim dillerden konuşuyorsu...
Söğüdün altından geçiyorum
Ayda birkaç kez aynı yolu deniyorum.
Vapura on dakika kala kadar zaman.
Zamanı büküyorum,
Eğer koşuyorsan zaman daha hızlı geç...
“Ew çı mışke, ketiye zamane we!”
Toprağından biçilip uzaklara sürülen Hasan yıllar sonra bizim köye gelmişti. Fransa’daki durumları, köyün burnunda tüttüğün...
Neyse…
Koca kentte üst üste yığılı bedenlerin
Arasından geçiyorum.
Hiçbirini duymadım.
Tüm leşler üst üste, alt alta
Yan yana…
Bense en tepede,
Bazen ...
Seni sevmemeyi sevmiyorum.
Ve tüm bunlar nasıl oldu bilmiyorum.
Her yerimizden
Ya
Ra
Lan
Dık.
Yara aldık.
Bin bıçakla, bin kapı önünde bekleyen
Bizi...
Bana bir şeyler oldu
İçime siyah bir şeyler doldu
Her yer sis
Yer yer öfke
Kımıltıya karşı kaldırım taşını
Her sabah tam göğsümün ortasına
Oturtuyorsun...
Ellerimi ceplerime, parmaklarımı avuçlarıma sıkıştırmış yürüyorum. Soğuğu duyuyorum, perşembe geceleri toprağa düşen çiğ gibi, sabahın nefesini soluyorum, ay...
Tabağımdaki zeytinle bakışıyoruz, o kadar uzun zamandır sessizim ki zeytinin bile şahsiyeti daha ağır basıyor bulunduğumuz odada. Sessizlik insanı siliyor am...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok