Kesin olarak bir.
Başşşladıııı ve bitti Başladım ve gittim Yaş etti otuz, dünya gelişti
Gölgem yaşamakta Beni geçti Çok sokağın karasından
Kendine hevesli...
Bazen de gözler güzeldir.
Acıyı yansıtan bir ayna misali,
Islak ve sessiz derinlik.
Toprağın en bereketli renginden gelmiş,
Sanki istese baharlar yeşerec...
Aşk neydi? kime zordu? daha az sevene mi? daha çok sevene mi? çaresizlikle umudun kesişim yeriydi fikrimce. Deli gibi olmasını istediğin şeyin, gerçekleşmeme...
duygusuz olmayı istedim çoğu zaman
senin aşkından yakıp kül ettiğim kalbimi
yok etmek istedim çoğu zaman
zor günler geçirdim
aradım seni yanımda
sen...
Düştüğün yerden kalk çocukluğum... Bir salıncakta süzülürken duyduğun o sevinci bir daha aynı saflıkta tadamayacaksın. Ömrün mutlu oluşlar ile duvara toslayı...
Bir zamanlar her şeyini anlatırdın şimdi nasılsın? Bilirdin buradaydım beni bulmak için yokuşlar çıkmana gerek yoktu şimdi nasılsın dilediğin her yere kolayc...
Papatya, sever beyazın üzerinde sarıyı.
Bense sarıdan sonra acı kahveyi görürüm,
Sevmem...
Çürümüştür dolapta bekleyen bir meyve,
Unutulmuş bir sebze.
Y...
Ne uzun zaman gecçi üstümüzden
O çocuksu hallerim yok
Sen nasılsın
Hala deli dolu musun
Hala güzel gülümsüyor musun
Öldürüyor musun küçük kız çocuk...
biraz tebessüm kalmış dudağının kenarında
kaybetme yitirme amansız
konuş bağır çağır çık gez
bir cesedi kıskandırsın güzelliğin
ağlama,üzülme çok
insanı...
Ne çok acı var
C. Zarifoğlu
.....
Her şey uzak
neşe sadece canı acıyanı hatırlamayınca
uyuyunca unutulmuyor uzaktaki bebek ölü...
uzun zamandır düşünüyorum aşk hakkında. atıp tutuyorum. büyük konuşup laflarımı bir bir yutuyorum. gülüp geçiyorum ama sonra bir anda boğazım düğümleniyor se...
Niyetlendim, benliğimi açmaya geldim
Kimlikler ortada kardeşliğimiz baki
Et kemik bir ise bu bölünen neyin nesi?
Terk etmeye yazılmadı mı bu dünyevi bed...
Kalbin aksak atışlarından anlarsın.
O kahredici acının boğaza doluşunu.
O ümitsiz ümidin kendini soldurmamak için cân çekişini.
Tek başına dağ olmaya çalı...
Yıkılıp da düşünce, yanaşma ah etmeye.
Değil dokuz, yüz canın da olsa mahkumsun
Ölüme, bir an kala, istersin de geri dönmeye
Ne imkan ne zaman kaldı bu d...
Yönünü şaşırmış acılardan yeni bir hayat doğacak
Bir sabah
Erkenden
Uyku bile uyurken
Ilık meltemler getirecek belki de
Denizden, havadan ve karadan
Dö...
'Yaşamım boyunca uykuyu beklediğim kadar hiçbir şeyi beklemedim. Ancak anlamsızlık ve acı sonsuz bir gelişigüzelliğe vardığı günlerde derin derin, uzun uzun ...
Yaprakların ağaçları terk ettiği vakit git,
Tek ayrılan biz olmayalım.
Bahanem olur yağmur damlaları,
Saklamam gözyaşlarımı.
Erken kararır hava,
Gece u...
yaktığın 40 mumun 1i yanıyor
saat 3ü çeyrek geçiyor
sevgilim kör karanlıkta yürüyorum
kimse görmüyor...
.
.
sıçramış kan yoldaki kaldırıma
vuruyor r...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok