Edebiyat > Şiir
Bu alanda, şahsınıza ait şiirlerinizi paylaşabilirsiniz.
Yüreğimden sana uçan kuşlar var
Gökyüzünde bekleşen umutlar
Uçurumun kenarında unutulmuş putlar var
Kavuşmak için sana
Aşılmayı bekleyen yokuşlar var sev...
Kötü bir düş gibi
Yalın ayak sokaklarda, yürüyor
Kitabın son sayfasını görmeden kapatmış
Sonsuz ama sonu var gibi
Bilmiyor, susuyorlar sadece.
Hepsi yal...
Düne kadar bilmezdim
Sarmaşık çiçeğinin
Bu kadar güzel koktuğunu
Birçok çiçeğin kokusunu alamazdım
Ne de güzel uyanırmış tabiat
Nasıl da aşkla sevişirmi...
seni özlemek için tam 21 saat geçti.
ben koca bir şehri tek başıma terk ettim
ama kokun, tenimi terk etmedi, henüz.
sevgilim, zaman mı akmıyor
yoksa kum ...
yankılı dar koridorda yalnız
dışarda teneffüs rabarbası
çıkamamak amansız
içerde yangına sebep birkaç zaman hırsızı
onun dersine giren körü körünesi, san...
Acı bir romanda yaşıyormuş gibi bakıyor gözlerin...
Masalıma gel öyleyse...
Sen gözkÿüzünü boyarsın
Ben seni gözlerim...
Bahar oturur belki renklerin ar...
mehtap cılız
baldırları kanlı
çarpık ayakları
ay'a devinen
gutlu sarı kız
ve tavanda domalan bir katırın
ayrılık marşı
kırmızı ketenden
hi...
Senin yaşındayım
Tam gençliğinin başında
Yirmi üçünde
Gittiğinden beri
Eksilmedi günler
Dinmedi yağmur
Ve
Gelmedin sen
Senin yaşındayım
Duysam ses...
Bir Ben Var Benden İçeri
Sual;
Neyle karşılaşır bu beden,
Neyi özler neyi sever?
Neye aç bu ruhum?
Neyle doyar gönül?
Cevap;
Karşılaştı bir bedenle
...
Her savaşın ardından
birileri ortalığı temizlemeli.
Az buçuk bir düzen
kendiliğinden kurulmaz
Birileri temizlemeli kürekle
yollardaki döküntüleri
ki ce...
Güzün dökülen yapraklarla
Kışın yağan karın arasında kaldım
Kendi tüylerine kıyan kanaryayım
Saçlarım demet demet çöllere dökülüyor
Dallarım çırılçıplak ...
Sen misin bu yerden göğe kadar haklı olan
Damardaki kan bile durdu bilinçten önce
Susar mısın bilmem
Sendeki bu sussuzluk inançtan eder mantığı
Kaybolmuşsun bulanın yok
Söyleyenin var kulağın yok
Baharın var burnun yok
Kendine uzanan dilin yok
Adımın var ruhun yok
Ses veren çok vicdanın yok
Ann...
belki kırk gün önce öldüm
kırkım okundu
sobanın göz kırptığı kavak dalları
ve
içli bir ses
evimi mesken tutmuş
sokak köpekleri
ansızın düğmeleri...
okuduğumda batardı boğazıma kelimeler
yazdığımda kutsanmazdı yazdıklarım
sabır diyorlar adına
günlerden hangi gün bilmez iken
çalılardan yapılma hevesti ...
Dişlerimi sıkarak söylediğim her şey benim
Hep aynı streste konuşturmuyor yaşam
Altıda üstüde berbatlaştı boktan zaman
Zoruna gidiyor dimi senin gibi yürü...
Gelmicek o gün
Bekliyorum zamanın içinde oturmuş
Kuruyor ayaklarım
Kapalı yolları
Arşınladım
Ümitsizliğim mi?
SafSevgi
Zamanı bana al
Sakladım...
Sahibine ait olduğunu düşündüğü şeyler
Korgun eşyaları
Yani bi’ yorgun mermi
Sapı olmayan bir neşter
Üretilmiş köpekleri yeni yılın
Ve Ekberin
Göz sor...
Dilimin akarında bir çağlayan ölüsü
Üzerinde beyaz ellerle boğulmuş kelimeler
İster öp ister itekle
Harcın mıdır diriltmek
Üstü açık cesetlerin
Boğulduk...
Aradığın şeyin adını bilmemek ne de zor
Bir ruh
Yalnızlık tanrıların işi demedim mi sana
Bir ruh
Zaten kayıpsın bir de sarılarak kaybol
Güneş , sen ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok