Edebiyat > Şiir

İzdüşümünün hazzına sürme çekerken,

Mahcup bir harf düştü heceden

Kronik bir yalnızlıkla mehtabı ararken,

Ay düştü geceden....

Köy tütüyorum

Dudağımda z...

Çocukluğumdan alıp getirdiğin

Kahkahadan hıçkırmayı,

Bağır çağır kovalamacayı

Şaşkın bakışları

Hangi eskimiş saatlerimi çağırdı?

Dalıp gitmelerin gölge...

Isıtmak için dokunduğunda gizli yuvasında

Yağmurda ıslanmış yavru kuşa

Susup beklemeyi değil

Bir yüreğe yakınlaşmayı öğretir ellerime

Savuran günlerde yı...

Geriye ne kalacak

İkimizden diyorum

Bir yeşil kurdele bileklikten bozma

Tik tak tik tak zamanın habercisi

Bir dolma kalem kutusunda

Yukardan bana bakan ...

tenini benzettiğim ey en

aynalar piri aydır

mısır henüz kadimken

nil bilir ve ben

o zaman sen kalbimde kanımı yaran

o asayı nereden buldun?

ben henüz e...

Bırakın ince kavak seslerini şehrin içinde

paralar yaşlı kızların koynunda yatarken

bırakın köprülerin üstüne yağmur

ve basma perdelerden lânet bize.

Şaş...

Hey güzel burunlu

Gamzesi olan adam

Severmiydi bir kadın seni 

Ne güzeldi o güzel yaşın 

Ama zaman geçmiş 

Sen hala orada kalmışsın 

Hey saçları güzel ...

Gölgem ve ben, bir vîrâneyi adımlıyoruz.

Göğsümde bağıran acıları duyuyorum.

Lâkin uzaktan el sallayan neşeler g'örüyorum.

Yitik bir sözün uğrunda harcadı...

Sensizliğe içtim bu gece

Sonunu bile bile içtim yine de

Aradım seni ve bana "alo" dedin

O anda kitlendim sesine

Konuşmaya başladım anlamsızca garipçe

S...

Kalbin cephesinde sessiz her şey,

Savaşın yankısı susmuş geceleyin.

Bir hüzün çökmüş, ağır ve derin,

Gözler uzaklarda, umut ise eğri bir çizgi.

Gördüm orada, sakla.

Cebinde bir delik, kalbinde bir boşluk,

Attıkça düşüyor kuruşların, aşkların, duyguların.

Kim bilir hangi köşe başında,

Düşe kalka b...

Yapraklarından soyunmuş

Beklerken bir ağacın gölgesizliğinde

Sıcağını mavinin

Uzandım hazan sarısı renklerine

Kehribar limoni kayısı

Keten papaya sa...

Şirin tavşan

Sırtın çok güzel ama sen onu bana dönme

Sen gibiyim ben de

Yürek çarpıntından doğan saklı tuttuğun esinti gibi

Ürkek ceylan

Poyrazlı kıy...

Bir uyku arası gecenin kim bilir neresi

Dalmışken uzunca karanlığa kalbin

Buz kesen ayaklarına dokunuyorsa

Bildiğin o sıcaklık

Sanki kolunda saat var da...

kar yanığı bir gül ezildi.

tanklar ve çocuklar,

taş kesildiler birbirinin yüzünde.

hiçliğin kıvılcımı büyüdü dilimizde.

inandık bir sokağın yalnızlığına...

Koluna zarif bir çanta yapmalıyım,  

ilmek, ilmek şiirlerden;  

hasret, hasret boncuklu.  

Hatta ve hatta senin için bir parfüm almalıyım  

belki badem, ...

Çağlar kapanıp açıldı ağlayan gözlerimize aldırmaksızın.

Başı öne eğik bir kralın halkına son seslenişi,

Veyahut sevginin dikenlerinden kanayarak ölen bir ...

Bazı gecelerin sessizliği, yalnızlığı

Boğuyor ama öldürmüyor

Öyle kıyamet bir acı

Düşünceler olur muamma

Muammalar bin bela, kör bıçaklı

Öldürmez, bırak...

Hanüman,

Tarumar.

Neyim var; neyim var; neyim var?

Aldı beni bir girdaba çeker gibi koynuna

Yavaşmış oysa izlemişsin

Söylememişsin dudakların yüzüme işt...

üç kez uyandım rüyadan, su içerken dudaklarından

kalktım bahçeleri suladım

bir başına gezen kuşları seyrettim

yüzün alacakaranlıktan doğmuş gibiydi

yarım...

meyvesini her bir yanına dökmüş

gecenin ışıkları içinde yüzen gün gibi

pırıl pırıl bir mandalina ağacına

karşıdan bak, üstten bak, altına oturup bak

uzak...

Şu sınırlı bedenim ile

Seni sonsuza kadar sarmak geçti içimden

Bakarken gözlerindeki sonsuz evrene

Kışın kolları arasında uykudayım senle

Susturmuşum kuz...

beni benden başka kim anlar bir ben gibi?

bulamazsın belki kendini,

bir başkasında ararken kendini.

nihayetinde biz de bizeyiz.

çektiğimiz onlarca fotoğraf da ikinci el gibi olmuş,

unutuluyorlar öylece.

bir köşede yalnız başlarına,

sessiz, ve kuytuda..

güzel günleri yakalayabilsek,

bir fotoğrafın çekilme anı gibi.

fazla olan yalnızca dertlerimiz.

bir köşeye bırakalım usulca,

kaçarmışcasına -

benliğimiz...