Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.

İçimizi daraltan, boğan, kısır döngüye sokan, çözümsüz hissettiren duygu: Kabullenmemek. Kırıldığımız yerden kalkmıyoruz, cam kırıklarını çöpe değil içimize ...

"Nerelerdeydin Maria?"

Maria Cynthia'nın yanağına bir öpücük kondurdu.

"Bazı iş sorunlarım vardı."

"Bunu duyduğuma çok üzüldüm canım." Oturdular, Maria bi...

Tanrının yaratma konusunda becerikli olduğunu biliyoruz. Tanrının dolaysız bir iradeye sahip olması gerekir. Dolaysız irade nedir? Şu şekilde özetlemekte ku...

Ölüm.

Kara ya da kızıl toprak,

Boşluk,

Etten, kemikten,

Zamanın şerri,

Sevimsiz ciddiyetiyle.

Cinnet,

Varoluşumun anlamına varamadan çürümeye başladım...

Sığamıyorum, sığınamıyorum. Minnet etmemek için sağanağa kabul oluyorum. Bir de bitkilerimi yaşatamıyorum. Bitkilerimi ve bileklerimi. Ve duygularımı. Varlığ...

Kim bilir kaç gece ağlamak için kapında beklediğimi

Beklemenin de senden olduğunu sürgünle

Adem'e belleten de sensin

İbrahim'in gönül yarasının harlanması...

Korkak karanlıklara uyanmak

Belli fark etmektir aslında

Bilgiyi silenlerin

Bilgelerden korktuğunu

Halkı bastıranların

Halktan korktuğunu

Kadını ve çoc...

İçerdikleri zehirden sonra

Yedirdikleri ekmekleri kusmak,

Nankörlük değil.

Ettikten sonra sana her türlü küfürü

Güzel sözlerini dinlememek,

Ayıp de...

Hiç okuldayken arkadaşlarınız ile bilek güreşi yaptınız mı? Belki de kazandınız. Ben kazanmış olduğunuzu ele alacağım. Arkadaşlarınız sizi tebrik ediyor, ne ...

mevzu sen olduğunda nasıl bencilim,

bu bencillikten nasıl mahcubum bir bilsen...

Nazım'ın Piraye'ye "kalbimin kızıl saçlı bacısı" dediği yerdeyim...

Sevgi...

Gitmeyi bilmediğimizden hırpalanışlarımız...

Ya gitsek boğulsak... ya kalsak kavrulsak...

Say ki gittin çocuk...

İzlerin kaldı... onları n'apacağız...

Tu...

Tenis oynamıyorum artık, yazı yazmıyorum

Televizyonum yok, olsa da genel izleyici kitlesi olurdum

Çok tepki vermiyorum artık, olan her şey olabilirmiş gibi...

Cam kırıkları gibidir

bazen kelimeler;

ağzına dolar insanın.

Sussan acıtır,

konuşsan kanatır.

Oğuz Atay

Etik olmaya...

Gerçek inandığındır, gerçek bir “yanılsama”

Uzaya gitmek, derine dalmak gibi mesela

Kıta keşfi de sayılabilir pek âlâ

Bu dünya ise bir karanlık

Bu dünya ...

Yaşadığımdan anlamadım bir şey

Ölsem, koyardım zaten adını

Yarımca yazılmış bir cümle gibi

Tamama erememiş

Cılız büyümüş bir ağaç gibi

Hiç meyve veremem...

Kıyasıya geçen bir maçta

Kaleciyi de geçmiş, kaçırmışım golü

Ben yani, bir aralar

Kısa süreli heyecanlar yaratıp

‘‘Şimdi tam vaktidir’’ dedirtmişim size
...