Sürgün yemiş atların izlerinden kaçarken
Ve kaçırırken bir el yazmasını
Timur’dan kaçırırcasına
Bilmediğim bir lisanın bilmediğim bedeli ödetilirken ban...
hatırlayınca, zulmü çoğalır anıların
bir ellerinde mızrak gezer dururlar
saplamak için nefesime
zaman yelkenlisine tersten
esen hain bir rüzgarın izidir ...
Güneş almaz odalardan uyanır
Nasihatlara gebe güneşe yaltaklanırım
Sersefil dilim
Bilmez gayrısını
Kulaklarım duymaz
El kelamını
Ay ışığı düşünce şehre...
inceden inceye kopuyor yaşamak
mecal yok düşünmeye
bir farklı akar kanım
ne de olsa akşam yeminleriyle sulanmış
kolay çoğalıyor insanlar
ne de hevesli...
kar bugün yüzünü aşikar eyledi
cümle gönülleri pürü pak eyledi
bile bile düştü aşkımızın narına
burda hiçbir şey kalmaz kimsenin kârına
demiri erirdi yalnızlığımın
söz verilen buluşma saatlerinde
yalandan olmasa da ilkin gayri ihtiyari bir tebessümle ben
diriltirdim sende olanı
kepenkleri...
Tut ki özlemlerin en derini bende
En tehlikelisi
En…
Elden ne gelir
Tut ki hayallerde kokluyorum seni
Kokusu saçının bende
Alnının en taze yeri
En de...
okuduğumda batardı boğazıma kelimeler
yazdığımda kutsanmazdı yazdıklarım
sabır diyorlar adına
günlerden hangi gün bilmez iken
çalılardan yapılma hevesti ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok