Sevda yüklü kervanın çilesi bu. Arayıp bulamadıklarımız bazen de aramadan bulduklarımız. Koca çelişki içinde arayıştan ibaret olanların, yolcu olarak çöllere...
Boynumda hanımeli mahzunluğun,
-Halâ vanilin tozar mı ki yanağın?-
Bavulumda çıkartılmamış bir yaz akşamı
Şu geleni iyi tanıyorum
Adına yazılmış bir kan ...
Kaskatı kesilmiş vücudu hareket edemiyor, nefes almakta zorlanıyordu ölüm döşeğinde. Yanında büyüyen torunu elinde bir salkım üzümle geldi baş ucuna. Bir üzü...
İyileşene kadar canımı yakan her ne varsa tekrar tekrar yazmaya devam edeceğim, kendimden sıkılsam da bazen, yorulsam da aklımda bir o yana bir bu yana kanat...
Ey sevda yüklü bulutlar hala mevsimi gelmedi mi?
Önce damla sonra sağanak sağanak yağarak toprakla kucaklaşmanın vakti...
Birliktelikten doğan mis gibi to...
Dize gelmez devrik dizeler arasında
Dile gelmez pek çok sözüm yarım kaldı
Üç noktalar tamamladı beni
Çözülmemiş bir sır gibiyim
Bilinmez bir bilmecedeyim
Ne gecedeyim ne gündüzdeyim
Yağan yağmurda serseri gibiyim
Issız yürüdüğüm yolda adımlarımı duyarı...
Bizlerin geleceği hesaplama gibi bir özelliği var. Bu özellik sayesinde birçok gelişim gösterdik. Ancak bu özelliği maddesel ihtiyaçlarını karşılamak yolunda...
İtildik
Gelgitle birlikte koşan bir balıkçının önüne
Elindeki file ya ağ bu ağ
ya elek niye elektriklendi
Ya ay diye düşerken
Haritada o an bulunduğumuz...
sancının tam göbeğindeyken uzak, yakın. hiçbir telaffuz yetmiyor anlatmaya bu hissi. bazen hayata karşı şöyle bir kahkaha patlatasım geliyor. hassiktir diye ...
Nasıl sığdırdım gövdeme bu duyguları bilmiyorum. Senden uzakta varlığını unutan kalbim hayalin karşısında bile tekrar can bulmuş gibiydi.
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok