Bir adam gördüm aynalarda
Dudaklarında tütün tarlası
Kendini ekmiş, kendini biçmiş, kendini içmiş
Bir adam gördüm gölgemde
Yalnızlığı ışığımla paralel u...
Sayamadım kaç tren geçti
Ruhumun yıkılmış
hengamesinden
İçime akan buğulu yaşların
Titreyişinden duyulur ray sesleri....
Kara kaplı bir kitabın kapağında
sıkıştığım bu zindan,
Demir parmaklıkların ıssız
yollarında kaybederken kendimi,
Renklerden sıyrılıp
karanlık
düşl...
Gitmenin de gelmek gibi
yoktur ansızı,
Geçtikçe zaman
gitmez candaki sızı,
Kovalarken ardı ardına günleri,
zamanın hızı
Hasretin hüznü büründü sin...
Yoklar neden bu kadar ağır olur,
Varlar neden bu kadar uzak,
İnsan niçin sükûta sağır olur,
Diller ise söze tutsak…
Olur ya;
Zamanı değildir.
Zor olur sınırları, zorlar bazı şeyler
Bu da ondandır belki.
Eğer böyleyse,
Sen geldiğinde uyandır beni tekrardan.
Senin içi...
Öyle bir sesini duyuyumlarım yok benim sessizliğine sessizce yazdığım satırlarım var...
İnsanlar belli kalıplara sokulmak isterken herkes birilerini kendine...
Korkak bir yaprağı yere süzüyorum ağacından
Kışlar çağırıyorum anlamak için onları
Sesimde biri uğu, dilimde ağu
Yüzümde büyü diyorum kaç benden
Kaç bend...
Vicdanımızı bozuk paralar gibi böyle nerelerde harcadık. Nerelere sattık da koca yeryüzüne minik bedenleri sığdıramaz olduk. Adını koyduğumuz fobilerden, sak...
Akşamlardan bir akşam seç kendine.
Gözlerinde iki damla güneş,
Ellerinde filizlenen çiçekler...
Dur, duralım, dursun zamân!
Bir hüznün gölgesinde koşalım...
Bir bağırmaktır adım
Sağırlar duyar belki
Sıkışırsa gönülde sızım
Lâl olan konuşur belki
Yolunu kaybetmişse insan
Yolunu kaybedenden bulur yolunu
So...
Aynı odada farklı köşelerde
Bambaşka gökleri seyrediyoruz
Bir divanın baş köşesinde oturuyorsun
Yine de memnun değil gönlün
Bir taht odası olsa belki
Ol...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok