Can çekişmede can,
Bakışlar düşmüş
Gülüşler düşmüş
Alınan nefes yetmiyor
Seni çekmedikten sonra içime
Can çekişmede can,
Omuzlar düşmüş
Ayaklar düşmüş...
İnce eleyip sıkı dokudum giysilerimi
Kimilerine göre biriyle,
Kimilerine göre kimsesizlikle.
Soğuk dudaklar ardına gizledim yaşamımı
Kıyıda kalınmışl...
Çıktım evimden her yer bahar bahçe
Kış çoktan geçmiş örtüsü kalkmış düşmüş cemre
Dağlar yeşermiş erikler zerdaliler rengarenk
Papatyalar sarı çiğdemler de...
Hayallerin çarşafını serdim yer yüzüne
Üzerime
Umutların gök yüzünü örttüm
Birkaç harf eksik kaldı
Göz yaşıyla tamamladım
Mürekkep bitti
Kanımdan...
Ezberler mi insan
Uyurken dudaklarını biraz büzdügünü genelde soluna dönüp yattığını
Çayı şekerli içtiğini ve gözlerinin renginin ışıkta biraz açıldığını...
Bir oda kaldı geriye
Penceresi kırık.
İçerisinde tahta kurtlarına esir olmuş bir sandalye
Üzeri örtük
Eskiden yaşanılan şen şakrak anılar yerine
Tozda...
Sonsuz ihtimalden yalnızca birisin,
öylece dikiliyorsun gecenin koynunda,
her şeye meydan okur gibi,
hiçlikten kaçar gibi kaldırıyorsun başını,
alnın açı...
Öğrenene kadar orada olduğu bilinmeyen bir tuzaktı.
Adı sanı bilinmez, kulaktan dolma bilgilerle korkulurdu,
üstüne basıp fark etmeden geçip gitmek kolaydı...
-Geçti mi, gitti mi, yalan mıydı, bitti mi?
Neden bana göstermiyorsun yazdıklarını?
Yazmıyor musun, yoksa komple sildin mi beni?
Hiç bir şey söylemeden sa...
Merhaba,
Bugün yılbaşı, gidişinin üstünden bir hayli geçti. Yıllar oldu seni görmeyeli, alışkanlıklarım değişti ve bitti, yinede her gün havaya günaydın dem...
Uzun bir aradan sonra tekrar Merhabalar....
Açıkçası bir süredir ne bir şey yazıyorum nede kimseye herhangi bir şey anlatıyorum. Bu kadar sürmesini bekle...
Söyleyemediklerim acıttı canımı
Bir başkasına baktı gözlerim
Aktı gözyaşlarım sızlarken yüreğim
Altı üstü gam bezine döküldüm.
Sevgi selinde kaybold...
Ayarları soğuk, sıcak değiştirip bozmadılar mı
Peşimize binleri usturayla takmadılar mı
Yakamızda, paçamızda palavralar, satmadılar mı
Sordum, cevap dünl...
Yanan bir ciğerim kaldı
O da sönmek üzere
Derdim büyük…
Elimden düşmeyen sigaram
Aklımdan çıkmayan sen!
Yorgunum…
Çok yorgunum…
Nasıl anlatılır ki yaş...
Yol ne kadar uzunsa o kadar savsak adımlar
oysa ömür kısa
bir lahzada yitiriyor insan
durup nefeslendiği yeri
en azımızdan birçokları var mütereddit
ina...
Günde beş vakit binerim arabaya
Hamdolsun giderim oradan oraya
Hüda göstermeye arabasızlık
Maazallah yavrum
Olursak itibar gribi
Konfor elden gider.
Daha ilk gün anlamıştım olmayacağını.
Çünkü birbirimize çok benziyorduk.
İkimizin içinde de aynı boşluk vardı;
Dünyaya ait olmayan bir boşluk.
Firuze!
Ya kuşlara eşlik et ya da beni izle bulutların ardından
Ben de bir çınar gibi ömür boyu sana bakayım
Rüzgar yol gösterir belki bir yaprağın arkası...
Bir ırmaktı sele karıştı
Çeşmelerden aktı ele karıştı
Bahçeler tazelendi yele karıştı
Geçti o günler geçti ile karıştı
İçenler suyundan ömür dilendi
Köm...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok