Tuğçe G.

Yeni yetme tanrılarını kovalayan ıslıklar çaldım

Çizgileri ışıklarla soldurulmuş insanların

Beni dirilten ölümlerle yaşarken ben

Şehrin büyüsünün lanetini...

Nisan akşamı dökülüyor ağzımızdan. Bir saniyelik de olsa koşuyor atlar düzen içinde. Sarı sandalyelerin kucağında son buluyor gövdemiz. Ezberimizde hala o so...

Asıl meseleme bir türlü gelemiyorum

Fillerden bahsediyorum

Manasız sorular soruyorum

Sonra yıldızlara dikiyorum gözlerimi

Gürültülü bir sessizlik esir al...

Sivrisineklerin daha uzun yaşadığı bu dünyada

minik bir kelebeğin isyanı sığmıştı gülüşlerine

Adeta devrim niteliği taşıyan, 32 inci

Ve devşirmeye uğramam...

Nasıl da her şeyden habersizsin,

Nasıl da benimsin,

Ve benim olduğundan hala habersiz...

Gezdiğim tüm sokaklar,

Yaşadığım tüm duygular,

Dinlediğim tüm şarkılar,

Sana gelmem içinmiş.

Açlığım,

Susuzluğum,

Sevinçlerim,

Hüzünlerim,

Kalbimdeki...

Haydi gel, başlayalım anılardan; acılarından

bizi, bizleri yok yere yıkan darama dağın bu hayattan.

Demlenmiş dertlerimizi dolduralım ince belli bardaklara...

Ruhumun hançeridir bu sessiz hıçkırıklar, idam sehpasında göç eden bulutlar var.

Ben kimsenin uğramak istemediği adayım.

Adım belli değil.

Nedensizce nedenler uçuşuyor havada .

Rüzgarın kokusunda ayrılık var

Tatsızlıklar diyarı burası...

Bir avuç toprağa sığmış, etten yollar gitti bu diyardan, heybelerinde binlerce acı, göz kapaklarında direnişin yorgunluğuyla binlerce kefensiz kaldırım...

ü...

Öyle gür sesler var ki kafamın içinde, anlatması güç anlaşılması imkansız. Susmak bilmeyen çığlıklar. Gözlerime vicdan kaçmış. Nereye bakarsam bakayım gördük...

Soluduğum hava ayaklarına külçelerce ruh zayiatı düğümlemiş. Hepsi oyunun başında saçlarında taçlar eteklerinde kullarla çıkmıştı sahneme. Öyle ki göz alıcı ...

Eskimiş bir konsolun
Çatlak aynasında durmadan,
Bir buluttur mehtabı inatla kovalayan.
Bir hüznü yansıtan alnının ortasında,
Yüzün müdür acaba yolumu dol...