Bana emanetin gibi bakma
Kaçma benden
Kimse hesap sormaz sana
Tanrı’dan başka
Al ellerine, öp, dokun, sev
Seninim her şeyimle
Dolapta bir fincan mıyım ...
Tüylerimden günahlar batıyor dünyaya
Hislerimi hırpalayan ne türden bir cefadır
Oysa iyiliği ince dokuyup sık elediydik saten tutkularla
Kaygan dokunuşl...
Cümlelerini yitiriyorum bazen. Cümlelerimle birlikte düşüncelerim de terk ediyor bedenimi, benliğimi. Boş bir arazinin ortasında gibi hissediyorum. Yanımda, ...
Saat 01.30. Gecenin köründe kendimi nedensiz bir şekilde burada, klavyenin başında buldum. Yazmaya başlamadan önce birkaç yazı okudum ve gördüm insanların iç...
Derin bir sessizlik. İçinde kimselerin duymadığı fakat acı çığlıkların bir bir yerini ön saflardan aldığı uçurumdan bir sahne. Hiç fark edilmeyen, belki de h...
Yoldayken insan ne çok şey fark eder değil mi? Veya çok şey düşünür ve görür. Birden fazla eylem gerçekleştirilir. Yürürken eğer havanızdaysanız rüzgarın ses...
Su sesiyle yankılanıyor duvarlar
Kalbimi yıkamaya bir sen geliyorsun.
Çünkü senin kirin üzerim, senin tenin, senin nefesin.
Sen aslında beni değil,
Kendi...
Yazgılarda filizleniyordu bütünleşik ölümler
Ruhu köhneleşenlerin ate idealarında, hümanizmdi katilliğe engel
Yoksa ne çok cinnet gelirdi aşktan, kıskançlı...
Kayıp susmuşluklar hükümdarlığında dalkavuk sırlar sarsıyor tahtı
Katli vacip konuşmayanın
Asırlar süren sessizlikler
Devlet kurmaya yeminli dedikodular ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok