İnsanın ayakkabısından içeri geçebilecek kadar iri dikenlerin olduğu, çorak, kuruluğundan güneşi bile şaşırtacak hâldeki uzun yolun başındaydı. Sağ elinde ...
İp yumağından sallanır ruhum
Dolanır durur, nereye gitse
Sahi, neden çözülmek bilmez?
Uzanan ellerim kesilir
Kanadığıyla kalır her an
Tükenmeye bir adım...
Kıyısız bir liman olmak, dokunduğun her kelebeğin kanatlarını yolmak nasıl bir duygu?
Sevmekten, o sıcaklıktan bu kadar uzak olmak, kendini aklının uçurumun...
Gri bir yol. Sağında ve solunda yola eşlik eden yaprakları sararmış ağaçlar. Kulağında depresif şarkılar çalıyor. Bulutlar gökyüzünün maviliğini kapatmış. Gr...
yağan yağmurlardan kendime bir şarkı tutturmuşum
ellerimde mor menekşeler.
sorarsanız hangi mevsimimdeyim,
bilinmez, baharın hangi mevsim olduğu.
bu baha...
sen gittin
eşikte sararmış yüzün kaldı
gözlerin kaldı ıslak ıslak
yetişsem, kokun buradaydı
döndüğümde soğuktu yatağın
başkasına uyuduğun,
başkası...
adımlarım yavaşlıyor sevgilim
sırtım doğuştan kambur
git diyorsun bacaklarım acıdan uyuşmuş
bu acı olmasaydı gitmez miydim diyorum
sen git diyorsun
...
yıllarca konuşulmaya devam ettin sofralarımızda
şaraplar kalkarken senin adına kalktı
senin adına içildi
boşluğun büyük bir varlık oluşturmuştu aramızda...
Acının tarifesiydi şiir
git başımdan diyebilecek kadar çok sevdiğinde ayseli,
şair olabilmişti Attila
acı çekmek daima yeni şeyler doğururdu
sancılı bi...
bilseydin,
bilseydin senden başka kimsem olmadığını
gitmezdin,
kalırdın.
bilseydin örttüğümü geceleri üstünü
ayazın ortasında kapı dışarı etmezdin
...
aynada görmekten aynı solgun yüzü
kusuyorum kırmızı, mavi ve siyah
tenim doğuştan mı solgundu?
bilmiyordum
hatırlamıyordu annem
ve ben babamdan çald...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok