Çocukken itildiğim savaşım ölümle bitti.
Ölüm morluğu sarmış suratına bir öpücük kondurmayı istemedim.
Ben cansızlığına beş kilometre koşarken,
Çiçeklerin...
Benliklerinizde yatalak olan mülevves düşünceler,
Düşünce dahi denemez çünkü o uykusuzluktur.
İsa'nın çivileriyle dudaklarınızda bağlı,
Kafanızda uyuşuk b...
"Neden gidiyorsun?"
"Geri gelmek için."
Sırtına duvarlarını koyup yüzünü masanın tam karşısına çevirmişti bu sefer. Saf bir soru işitti kalbinde, kalple so...
Dikilen kefen nerede? Dikilmediyse kim diker?
Kim savurur ya da küllerimi boşluga
Herhangi bir tabutla gömüleceğim toprağı kim satın aldı?
Kanla yazılacak...
Çatlaklarınız fay hattınının öfkesiyle yıkılmaya yüz tutmuşken
Aşırılıktan bayağılaşmış suratlarınızdan utanır mısınız?
Çarpık kentleşme gibi olan her bir ...
Bir yılan beslerim boğulan şehre
Korkmam varoluştan korktuğum kadar
Saplanır erdemi zehirli dişlere
Yükselir gösterişli modern binalara
Gassal engereğim ...
İsyan sesli bir suskunluk mimlendi ruhuma.
Tanrılar giydirdiler beynime,
Dualar kuşatıldı dilime.
Elimden gelse silerdim hepsini.
Sinirlerime üçer beşer ...
Sessizliğin katili bugün yine insanlar.
Yamamışlar dillerine hiç olmayan çiçek betimlemelerini.
Suskunluk köşede can çekişiyor. Birazdan ölümünü haber eder...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok