Elimde okumaktan büyük bir zevk duyduğum "Saatleri Ayarlama Enstitüsü" var. Kanepeye gömülmüş bir şekilde sayfaları çevirirken kafamı birden pencereye çeviri...
"Ne değerli oluyor elde edemediklerimiz. Bir kere de elde ettik mi, başka şeye yöneliyor tutku. Dinmez, onulmaz bir susuzlukla bağlıyız yaşama."
uzak uzak bakıyor gömleğimdeki kan lekeleri
ılık ılık akmış besbelli
soğumuş ilkin...
kurumuş sonra
ilk gençlik yıllarındaki ağrılar gibi
hayat hep adre...
Ne kadar dolaşırsam dolaşayım en ücra sokaklarda, kendimi kaybolmaya ne kadar şartlarsam şartlayayım, yine aynı kapının önünde buluyorum kendimi. Kapının önü...
Süzülmekteyim boşluğun harelerinde
Sonsuzluğa sınır çiziyor hülyalarım
Her sanrı alırken yaşamdan kendine pay
Alışıyorum, kaçmak istediğim her duygunun ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok