Tanrım!
Ben kafiyeden yoksun bir şeytanım...
Nuhun gemisini kemiren benim...
Tanrım!
Söyle bana?
Ben nereye gideyim?
Doktor bey! Bir şey yuttum.
All...
“Anlık mutluluklar yaşayıp derin hüzünleri tek başına atlatmayı öğrendiğin vakit kimseye de ihtiyacın olmuyor.
Siz buna yalnızlık diyorsunuz, ben ise huzur.”
ruhum dünyadan çekilirken anlarım
ben bu dünyaya ait değilim.
renkli sayfalar görmek ne üzücü,
bu kadar siyahken.
insanları anlamak ne kadar zorsa kabull...
Ne lazımdı aşk için? Bir adam? Bir kadın? Bir masa? Bir kitap? Bir şiir? Bir yatak? Ne gerekiyorsa bir aşk için hepsi halihazırda vardı. Aşk için tüm koşulla...
şimdi sevgilim balkonda oturmuş
farklı hislerle, farklı kuşlara ve farklı pencerelerin ardındaki yaşamlara bakıyoruz
bir saniye olsun dünya bizi duyuyor s...
Burası sonbahar
Kırık kalbiyle, yarık elleriyle,
Kısık sesiyle, üstü açık bir tabut.
Dünyanın kaba ellerinden kaçıp
Uykunun inceliğinde kıvranıyor musun ...
Aklım senin ülken olmuş
başımda değil.
Boğazımdaki düğümleri yutarak doyuyorum.
Takılı kalıyor kokun ta şuramda
Kan ter içinde boğuluyorum.
Kendime ge...
Kaldırın önümden cesetleri,
Onlar daha çocuk!
soba üstü portakal kabuğu
sabundan baloncuk
iplik-kamış-poşet
çiviyle bir delik daha açılmış kemer
biraz ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok