EmreFeliçita

Tefeci duygular sarmalar yaralarımı,

Asanın hısımlarına saygı duyarcasına boynum

Ve kapılar yağlanır iradenin sopalı sığınağında,

Kara lastikleyken kıpraş...

Depremin pençesinde kıvranan şehir,

Bir yıkımın ardında kalmış enkazlar.

Her bir çatlakta yankılanır dehşet,

Gözyaşlarıyla ıslanan topraklar.

Sessizlik k...

Dantel tüylü bakışlar,

Benekli hafızanın çeperlerini siliyor.

Difrizden çıkartılıyor pişmek için bir çok fikir.

Kavrulmuş mermerler,

Çiseleyen kaderin gö...

Haziranın yirmi sekizinde,

Cazgır kıvılcımlarla yoğruluyorken güneş,

Reddedilmeye müsait bir ego yarattım.

Gözlerim değneklerle dilsiz dedelerinin definel...

İzbe bir sandalım, yol alırım senin okyanuslarına.

O dalgalı bi o kadar da huzur verici sular,

Kaçınılmaz bir andayım, ne boğulabiliyorum yarattığın bu gel...

Tüfekteki son kurşun,

Fırlatacağım fişeği artık,

Hera'nın suyuyla yıkansa da inadın,

Verdiğim emeklere yakışır biçimde giyeceneceğim.

Ağzımdaki gururu te...

Ruhun benimle üflensin kardeşim,

Engin denizlerden bana bir el uzat,

kanser gibi yayılan kederden,

Dönmeyeceksin uçurumun eşiğinden,

Dönmeyeceksin yer al...

Aynaların incili buğuları jiletlenmiş iklimime kartpostallar yağdırıyor,

Esrarın firarileşiyor çizdikçe hikayeni zifirden sayfalarıma.

Nasıl yaşamışım yıll...

Kostümlü taş heykelden

Mercan kayalıklarına, 

Bir vurgundu yaşamak,

Hazan dalgalarıyla.

Arındık puslu çimenlerin, 

Gözyaşılı akşamlarında.

Üflenmiş vak...

Gözlerin tütsülenir simanı hapsettiğim zihnimde.

Kuş yemliğiydi gülüşün topladım kırıntılarını kalbimle.

Acıydı adımların eyersiz atın sisleştiği kömürden ...