Tomurcuklandı gece. Göbek bağıma yıldız düşse ellerim ballanırdı. Dört koz, ceviz gibi çetin, topraksız nallanır her iç çekişte kaç çekişli çekiçlerim. Kalab...
Ben buçuksuz beşim, klasik zaman diliminin kanatsız göz çarpışında. Üzgün kuzgun kalesi, bana sır, bana kursak.
Çuvaldızlar giyindim pişkin sırıtan beyaz ha...
İlhamın sol elinin yüzük parmağının zincirleme trafik tamlamasının gömülü yirmilik dişil enerjisinin kuvvetsiz bileğine yuvarlak talepte kellemi arz ederim. ...
En sol baştan kabuk bağlamış bir kelebek narasıyla irkilmek, benim tek denemede sol gözümde hissettiğim ucu kıvrık kirpiğimi yakalamamdan büyük.
Bir alttaki...
Ruh halimden bir yuva kırıntısını çıkardım. Ruh halimden bir yuva kırıntısını çıkardın. Bu ıssız kanatlarının dört duvarısın çekmecede. Cazdan caz, yoktan yo...
Kayıp saç tokasından bir barınak gölgesi inşa etme hüznünü üzerime giymeyi huy edinirdim. Kırklı priz, beyaz kez aralanmışken, fay hattı sağanağında köksüz b...
Kızgın oksidasyon çukurunda el örgüsü kefen gömlek kapattı bütün ağızları. Her kamadan ayrı kes. Kollanan kolaycı kola şişesi depozitosunda çocukluğunu terk ...
Badana benim iki kulakçık, iki kapakçığıma. Pırıl pırıl parlayan bir üst düzey adaleti yeşertme penceresi tavanına. Hurafeleri gönlünden tutma arzusu koşan n...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok
