Yavuz Türkmen

bana hiç masal anlatmadın

ama en güzel masalın içinde yaşattın baba.

ve sen gidince

sayfalar masaldan koparak

bilinmeyene saçılmaya başladı,

koşuyorum

...

Babasından yaralı bir kadın,

Başını yastığa koyduğunda 

Büzüşür geceleri

Sıcak suda büzüşen brokoliler gibi.

Ne kadar dayanıklı dursa da 

En küçük bir ş...

Ev yap bana

Kaburgalarımı kırmadan

Ne İzmir ne Elazığ benim kalbim

Ben milletim.

Sallanıyorum direksiz bir köprü gibi.

Boş yere yiten her canda

Bu bir ...

Ben, Merhaba adlı şiirim,

Tılsımı arayıp da bulamamış sihirim,

Bir bataklığa karşı nehirim,

Akıp giderken, seyredenleri seyrederim.

Bir avcı örmüş ağını ...

sorul(a)mamış sorular koleksiyoncusuyum

yahut suskunluklar.

sese uçamamış,

kağıttan kafesine hapis kelimelerim;

kelimelerim gözlerimden cesur.

Yeryüzü şahitliğe gelince maiyet

Bundandır bilirim

20 yılı aşkın geride duran eller

Fevri bir yoldan uzanır

Çiğnediği kadim tabuları görünce birer birer
...

Bu yolu bitirmek için on adım eksiğim.

Tamamlanmamış dünler bırakmak, azaptır bana.

Sana gelmek,

Ayak bileklerinden hançerlenmek demekmiş

Heves ile zulüm...

Neyden kaçıyorsun, rüyandan mı, dedi. Gülünçmüş bu. Bu tersine adımladığın her şey gerçeğin ta kendisi, dedi. Evet, rüyadan kaçmanın kendisi bile. Sordu. Der...