Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Elbet kırılıyor insan, tıpkı kemikleri gibi.
Tüm ruhum alçısıyla sıvanmıştır hayatın,
İzin verseydi, uyku akan gözlerim,
Ruhumda ki sızıyla bir asır uyurd...
Eğer, ölecek olsaydım.
Karanlığın içinde sürüklenen bir toz zerresine benzerim diye akıl ettim.
Tesadüftür ya da değildir bilmem, çoktan benzedim toz zerre...
Kimse bilmezdi bir odanın kaç kişilik olduğunu,
Hangi yalnızlık kaç cümleye sığar,
Hangi intihar bir kibrit çöpünden uzun yanar.
Ben bilirdim:
Kapı tokma...
Bazen, olmaz Azizim.
Mezarlara çiçek konur,
Sen sevilmezsin.
Azizim, güller hep
Bahçelerde mi açar?
Bazen çiçekler yolun kıyısında,
Bazen de bataklıkta...
Dildadeyim yollarına, hayatına ve bir o kadarda zatına.
Lakin bir görsen
Sensizlikten bir çıbandan beter ahvale bürünmüş ukteyi,
Cihanın bir ucundan bana...
ben en geniş zamanlı şiiri yazdım, kırılırken parmaklarım. teker teker, sökülürken tırnaklarım, dibinden… kanaya kanaya.
perdeler kapalıydı, ışık girmedi o...
bir duvar saatine baka baka öğreniyorsun zamanı;
ama kimse söylemiyor sana,
o saatin bir gün duracağını.
öldüğünü hissetmeden yaşıyorsun
bir sokağın köşe...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok