Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Nasılsın deme
Bana lazım olmayan bir ölümün perdelerini araladı gözlerin
Kaçmış ince siyah çorabın
Sokaklarımda yankılanan topuklularının sesi
Bir kanser...
Ekoseli bir koltuk, gri hatırlıyorum onu,
Bilmezdim üzerinde ki renklerin ismini.
Ne anlattığını bilmediğim haber bültenleri,
Çay içilir yemekler yenir,
...
Gideceksen git.
Bugün zihninin sır dolu odasında saklı,
Yarın gün gibi açıkta,
Dün ise bir sır verdi sahiden sana,
Doğacak oracıkta yarınlara.
Yaşıyoruz...
bir kaçış reçetesi yazarmış, insan gece vakti.
olumsuzlukları silleye çekmek için.
hummalı bekleyişlere çaba gerekir
böylesi havalarda ihtiyaçtan..
uykul...
beyaz kelebek! süzüldüğün çiçekler rengarenk
uçsuz bucaksız yeşilin haylazlığına iltifat donukluğun
her şey canlıydı, her şey dinamik
rüzgar en sessiz ila...
Ne yarım kalmak vardır,
Ne erken başlamak.
Zira son, yarım bırakmaz,
Ve,
Söylenmiş bir sözle başlar,
Başlayacak olan.
Tanrıya dua edilir,
Öyle gerekir...
Tarih, düşünen ve düşünülenden ibarettir. Düşündüğümüz ya da düşünüldüğümüz kadar varız. Daha çok da düşündüğümüz kadar… Düşünerek hem var oluruz hem de düşü...
Kadifesine halel getirmeyen örtülerle
Örtülmüş büyük yenilgiler,
Küçük zaferlerin getirdiği sarhoşlukla.
Ardına bakmaya çalışarak yürüyen gözler
Şaşılaş...
Kim taşıyacak sözcüklerimizi yarınlara
Cümle cümle eksildiğimiz saatlerde
Oturup da zaman dediğimiz o tanrı
Sözcükleriyle dokunacak mı düşüncelerinize ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok