Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Keşke beni de İsa gibi yükseltseydin göklere
Peygamber değilim diye layıkmışım bu zulümlere
Çarmıha gerilmiş olan yüreğim bembeyaz değil
Ama yine de simsi...
PAZARYERİNDEKİ SİNEKLER ÜZERİNE
Kaç dostum, yalnızlığına! Büyük adamların gürültüsünden serseme döndüğünü ve küçüklerin iğneleriyle sokulduğunu görüyorum se...
Bir oyun oynuyorum,
Adı "Yaşamak".
Her yeni gün başlıyorum,
Tekrar, tekrar, tekrar...
Kaybediyorum.
Her yeni kuralda.
Tekrar, tekrar, tekrar...
Kaybed...
Balkonumda ölüm esiyor yabancı,
Yaklaş ve gitmeden kokla tenimde Tanrı'yı.
Zamanım ve imanım daralıyor gömleğimde,
Rahat bir nefes gerek şimdi bana yüre...
Kadın dedi adama:
-Gülmek yakışıyor sana..
Adam güldü kadına,
gülüşündeki acıyı gizlercesine.
Büyüyordu kalbi adamın,
Yitiyordu,
Yittikçe büyüyordu...
hazret-i ömer olsa ağzımı yüzümü dağıtırdı
iftar sonrası çay ve sigaralardan
hazret-i ali kale bile almazdı şu bitirme tezini
bir evsizle çorba içecek kad...
Bazı kelimelerin müthiş bir şevkle intiharını yazıyorum
umurum kalmadı artık, hiçbirinin sonrasına
zaten evveli de yoktu, ahirinden kime ne
hiç değilse b...
Hera gözlüm, Samanyolu’ndan bakıyorum alnına
bir öpücük.
Şimşeklerin tanrısı kadar olamasam da
var biraz itlik serserilik damarlarımda.
yine de, sadık ol...
Varlığınla eşsiz dansını kucakladığın milyonlarca yıl ötesinde ve kayıp evreninde çiçeğini bulmuş gibisin
Korkusuzca ve cesur bakışlarında sakladığın içinde...
Sen el kadar bir kadınsındır
Sabahlara kadar beyaz ve kirpikli
Bazı ağaçlara kapı komşu
Bazı çiçeklerin andırdığı
İş bu kadarla bitse iyi
Bir insan edin...
Uzun bir aradan sonra tekrar Merhabalar....
Açıkçası bir süredir ne bir şey yazıyorum nede kimseye herhangi bir şey anlatıyorum. Bu kadar sürmesini bekle...
Dağıtır ya kuzgun nizamice inşaa edilmiş bir serçe yuvasını
öyle sebepsizlik halidir işte bu
içinde yüzdüğüm vandallığın.
“seni özledim” demeye bin şahi...
Elveda Konstantin, elveda oğlum Tahar,
Bombalarla ölüyor çocuklar ve kadınlar,
Ne zaman atılacak beklenilen adımlar,
Ümmetin suskunluğundan Gazze kan ağla...
Yüreğini açanlara mızraklarla saldırdığında kazandığını sanırsın, aslında kendi kaybetmişsindir. Farkı çoğu zaman ya geç ya da hiç anlamazsın. Ama anladığınd...
Üzerime bir olgunluk çöktü. Bir derviş edasıyla, sanırım sabrettiklerimden olacak, yaşıyor gibiyim. Hala sorunluyum, öyle böbürlenmek falan yok da, ne bileyi...
Dünyanın ucunda bir gül açılmış
Efil efil esen yele merhaba
Karanlığın sonu bir ulu şafak
Sarp kayadan geçen yola merhaba
*
Gün be gün yüreğim ulu yalım...
Bir şubat akşamı sahipsiz kaldı şiirlerim
Defterlere sığamadı dilimden dökülen sözlerim
Kalemler dayanmadı sözlerime
Esip geçti rüzgar, döküldü sözlerim ...
Tüm cinayetlerin mukaddimesi, yapacağını kendine makul hâle getirmedir. Cinayetler, savaşlar, kırmaklar, üzmekler… İnsanı zedeleyecek neler varsa bunlar önce...
Dost bildiğim akrebim!
Ne kötü bir oyun bu;
Bedenim sayılara köle,
Ruhum güneşin çıngırağı olmuş.
Yoksa sen de mi işin içindesin?
Yelde savrulan yapr...
Haklı ya da haksız olmadan yazmak istiyorum, doğru ya da yanlış da sizin olsun. Söylediğim her şeye bir kulp takılabildiği için çekiniyorum konuşmaktan. Belk...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok