Son cümlelerim parıldayan ruhunun şafağında takılı kaldı,
Duygularım dudaklarıma yetişmedi sanırım.
Yarınlarım mutsuzluk dergahında savaşırken,
Bugünlerim...
Bu mükemmel şarkının bende yeri apayrıdır. Yıllardır dinlerim ve yıllardır bana ve kalemime ilham vermiştir. Dinlerken öyle şiirler yazdım ki... Boğazım düğü...
Sen koca bir uçurumdun,
Defalarca düştüm o keskin yamaçlarından.
Ruhun gökyüzünde süzülen kara bulutlar gibiydi,
Gözlerin tenimi döven acımasız rüzgârla...
Zamanın birinde, zemheri gecelerin saklı renklerinde,
En güzel ölümlerin en acılı dirilişleri olurmuş.
Kanlı ocaklarda pişirilirmiş yemekler,
Yaralı ağız...
O zaman al hançerini sapla kalbime
Sensiz yaşayabileceğimi düşünüyorsan eğer,
Bir saniye bile tereddüt etme.
Zehir zemberek bakışların kadar acıtmaz beni,...
Acı eşikten atlar, kirli bir çukura düşer.
Sen dans ederek o çukurun yanından geçersin.
Ben ise şarkı söyleyerek kaldırımda beklemeye devam ederim.
İzledi...
Sen geçmişe devirdin gözlerini,
Ben senin geleceğine.
Sen güneşini hep onun yüzüne çevirdin,
Ben hep ay karanlığınla kesiştim.
Sonra bir gün bir kaldırım...
Rengarenk bir kabustu aslında senin koynunda geçen koca bir ömür.
Sıkılgan ruhumun kanlı dayatmaları yüzünden galeyana geldi yüreğim; seni sevdim.
Renk kör...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok