Ağustos 2 gecesi
toplanmışız dört kişi
birer kırmızı tuborg
gençliğin getirisi
gözlerimizin önü bulanık
fikirler çıplak
geçmişin izleri kalmış
rol yap...
Anlamaya başlarken kendi yalnızlığımı
Yüzlerce hisle karşılaşır otururum kalbimde
Her biri ile paylaşırken eksik yanımı
Söze hep sen gelirsin en nihayetinde.
yalnızlık bile beni terk etti azizim
dımdızlak ortada kaldım
ne karanlık kabul ediyor beni
ne de aydınlık
kaldırımlar arasındaki isyan çiçeklerinin duası...
Ne acımasızsınız,
aynada gördüğüm
en güzel kadını kırdınız.
İçindeki kız çocuğunu,
Kırmızı kurdelesiyle görmemiş miydiniz?
Al yanaklı gülüşü ne tatlıydı...
hayat, sonsuz telaşendir çarka çomak
gaddar virajların yuttuğu gazinonun yolunu anımsamak
biz, gömleği iki düğümden noksan üç yandaş
sürüklenirken ufuğa k...
Tanrı zahmet etmiş
balçık kullanmış
olmayan bir yüzü yaratıp yaratıp durmada
Aynı kirle kirleniyor geceleri O
aynı suyla yıkanıyor ölüleri
Bir şeyler va...
XXXXX,
Sen haziran ayında bana “mektuplaşalım” dediğinden beri bu üçüncü yazmaya oturuşum. İlk mektubum çok güzeldi, sonunda üstü kapalı biçimde sormuştum s...
Belki görürüz güzün sonunu
Severiz olur olmadık zamanlarda
Üryan gelip kaftanla gitmek isterken
Sen geldin ve değişti iklimlerin konumu
Kendimi bir hiçliğin ortasındaymış gibi hissediyorum bazen, ne bir duygu ne bir olay ne de etrafımda olup bitenleri yaşamıyormuş; görüyormuş gibi hissediyoru...
Yalnızlığın en derin demleri
Vuruyor camımdan içeri zemheri
Gözyaşımdan anlar mısın halimi
Kalmadı sen gidince yüreğimin takati
Son çare belki ararsın di...
Bak ne hâle geldi hane, bu ahvale her şey bahane.
Bir pazar sabahı, bir aradaydık ve her şey şahane.
Sanki mutlu Yeşilçam filmlerinden bir sahne,
Hayatı a...
Rejenerasyon geçirmeliyim
Eskisinin aynısı olmamalı parçalarım
Gerçekleşse güleceğim ihtimaller
Göletten yansıyan ayın görüntüsü
Vazonun görünür çatlakla...
Bugüne dek mutsuzluğumuzun kaynağını sanıyorum ki farkındalık olarak düşündük hepimiz. Ne kadar bilirsek o kadar huzursuz gibiydik. Bilinç en büyük düşmanımı...
Dün gece Müfit Bakkal'ın önünde hayaletin biri bir gölgeyi vurdu. Gölgenin göğüs kafesini delip geçti kurşun, Müfit Bakkal'ın girişindeki tahta kirişe saplan...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok