Biriktirdiğim kırılmışlık yığınını
tahtım zannedip
yenilgiler bana
uzak olur sandım.
Ruhumun içindeki kayıpların çığlığına
kulak veren olmadı
ağlak mel...
Bir yarayı kapatıp açar gibi önümde boyuna bir yüzleşme...
İçimin doluluğu, dalgınlığım, yorgunluğum...
Hiç kaçamadığım bu boşluğun bir adıdır belki de gec...
Yağmur yağıyor sevgilim. Yıllardır açılmayı bekleyen beyaz şampanyayı patlatmış olabilir Tanrı. Altında ıslanarak sarhoş olalım diye.
Elinde bir demet papatya vardı. Rüzgar savururken saçlarının buklelerini hoyratça, yüzünde belli bir pembelik oluştuğu aşikardı. Papatyalar beyazdı, tıpkı yü...
Hava o kadar sıcaktı ki, o kadar olurdu. Evdeki tüm camları açsam da, sirkülasyon namına bir esinti zerreciği yoktu. Herkes buruşturdukları suratları, güneşt...
Hava o kadar sıcaktı ki, o kadar olurdu. Evdeki tüm camları açsam da, sirkülasyon namına bir esinti zerreciği yoktu. Herkes buruşturdukları suratları, güneşt...
Hava o kadar sıcaktı ki, o kadar olurdu. Evdeki tüm camları açsam da, sirkülasyon namına bir esinti zerreciği yoktu. Herkes buruşturdukları suratları, güneşt...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok