Geçmiş, başımda zonklayan bir ağrı
Soğuk havlular diziyorum alnıma
Şüpheli bir dosyaya kazara imza atıyorum
Biraz sıcağımdan, biraz da yaşımdan kaybediyor...
“Bana bakın!” diye söze girdi sinirle. Ne bir anda etrafını saran bunca insanı tanıyordu ne de kulakları, sessizliğe alışmış zihni bu kadar gürültüden memnun...
kırık dalgaların hınçla dövüştüğü
akarken etinden kumsalların
vedaları boğan derin suların
kavradım belini
bir gün ışığı vardı bizim burada
küçük bir ço...
Sen bana sarıldığında zaman duruyor gibi.
Senin kokunu içime çektiğimde yeni bir dünyaya adım atıyorum sanki.
Bir sen varlığı ile uyandığımda her sabaha....
fısıltı gibiydi kirpiklerin
eğdikçe çığlıklar atardı
ağlardı, gülerdi, kusardı
ısıtırdın içimi kış son bulurdu
sayende serinletirdin
kollarınla sarardın...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok