marquez

kalbim yastığımın altında inlerdi

parmak uçlarımda hep o yaralı gülüşler

ve o tanımsız sızılardan içime düşen gölgelerle

varla yok arasında ince bir sınır...

ağustostu

ter ve kil üzerinde araladı

adı henüz konmamış

ama her seferinde yarım bıraktığı masalın kapağını.

sıcaktı...

sevişmeyle iniltiyle geçen öğlen...

bir talihsizliktim belki ben

kendi adımın harflerine bukalemun diyordum

renk değiştirmezdim belki ama çok haller değişirdi bende

yani; solo haller içindey...

/

biraz biraz git diyor artık mevsimler

akşamın serinliği

sabahın durgunluğu

kızdığımda göz bebekleri büyüyen ben

göğsüme kaçan sineklerden esinlenip

e...

... 

mutlu olmaya çalışmıyorduk

ki bu ziyadesiyle mutsuz ederdi bizi

kılıcı kırık

kanadı kırık

bütün kelimelerin savruk dökük olduğu

başka bir zamanda;...

google’da çıkmaz adımın karşılığı

nüfus dairesi arşivlerinde sızlanıp durur

sen

adımın ilk harfi gibisin

elleri açık hem bir uzak yol çağrışımı… 

bütün ...

sen gidiyorsun "bir şey" kalıyor geride

ben ona, o bana "bir şey" anlatıyor

mevsimlere "bir şey" oluyor

geceler "bir şey" fısıldıyor

çok üzüyor velhası...

mevsimlerin geçiş zamanındaki

kararsız havalar gibi,

hani sıcağı sıcak değil

yağmuru durgun, heyecansız

şemsiyesiz çıkılan sabah güneşini

illa ki yağmur...

azdım azarlandım

azala çoğala bugün oldum

kendime ''kendini dev aynasında gören''

bir cüce aldım.

ilk rüzgarda kaçan ama uçamayan bir balon

uzak ama çok...

yazılsa sonu hicran olacak bir aşkın sokaklarında...

 ...

sevgilim

gün yanıyor dediler

sabahın ezan saatinde

uyandım...

görünmez olurmuş o vakitte yıld...