Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Bela yüklü mavnalar geçmiş denizlerimden.
Çekirge sürüleri basmış bedenimi,
sıkışıp kalmışlar derimin altında.
Hiçbir tatlı su balığı
yaşayamamış gözyaş...
Bu dünya için yaratılmış,
bu dünya için olmayansın.
Bu dünyaya kopup düşen,
bu dünyadan ayrı düşünensin.
Bu dünyada yüzeyde yüzenlerin arasında,
dipten ...
yalnızlığa iman etmiş bir gönül taşıyormuşum
göğsümün kafesinde
kalbimin kanla vaftis edilmiş damarlarında
pusuya yatmış bir ayrılık
bütün köşe başlarınd...
Bir ruh var içimde,
Safi katran.
Bilmem neyi söyler,
İşaretçisi kırık,
Garip kadran.
Şu sokaklar,
Senden, benden,
Evvel, kim bilir,
Tanımıştır kaç ...
Merhametsiz alabaşlı yılan,
Komutan üç ön dişli fare,
En günahsız fahişe.
Nasılsa başrol bu hikayede.
Ezilmiş kimsesiz benliklerin,
En nefret edilenleri...
Ellerimiz birleşince sanki bulutlar seriliyor ayağıma.
Gökyüzü masmavi, güneş yerinde.
Tanrı’nın en şanslı kuluyum.
Görüyorum cenneti dünyada,
Sokaklarım...
Bir perdenin ardından izliyor gibiyim dünyayı
Bedenim yaşıyorken bilincim her şeye tepkisiz
Ben yönetmiyorum, ne hareketimi ne vaktimi
Gölgem bile düşmüyo...
En alçak gönüllü, bana kendi sınırlarını tanıtmam için mi verdin kalemi? Neden bu ukala umursamazlık, Ey Rabb taşaklarını yalayan onca kula sahipken yaratılı...
dar vakitlere,
büyük hayaller sığdırmaya çalıştınız
akıllara beklentiler yer etti.
sevgiler, sürgün olmadığı vakit
kalpler, köhne olmadığı vakit
şen olu...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok